Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları (7. Sınıf Türkçe)

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi metni cevapları ve soruları, Dörtel Yayınları 7. sınıf Türkçe kitabı Sayfa 76-77-78-79-80-81-82 (Milli Mücadele ve Atatürk Teması)

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 76

HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

1. Atatürk’ün Millî Mücadele Dönemi’nde yaptıklarını sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: M.Kemal ATATÜRK; 1919 yılının 19 Mayıs’ında Samsun’a çıkışı bir milletin uyanmasını sağlamıştır. Amasya Genelgesi Milli Mücadele ruhunu oluşturmuştur. Erzurum ve Sivas’a giderek Türk Milleti’nin emperyalist güçlere karşı bağımsızlık ve bütünlüğünü koruduğu Kurtuluş Savaşı’nı başlatmıştır

2. Anı türü ile ilgili edindiğiniz bilgileri sınıfa aktarınız.

Cevap: Anı (Hatıra): Yazarın tanık olduğu veya bizzat başından geçen bir olayı belli bir zaman geçtikten sonra kaleme alması ile oluşan yazılı anlatım türüne anı denir. Hatıralar genellikle gerçek olaylar üzerine inşa edilmekle birlikte samimilik, içtenlik hatıralarda aranan başlıca niteliklerdir.

Aşağıdaki metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli okuyunuz.

BABAM, MUSTAFA KEMAL’İ KENDİ EVLADI GİBİ SEVERDİ

Babam, Mustafa Kemal’i sever ve bizlerden ayırt etmezdi. Bu sevgi, babam ölünceye kadar sarsılmadan devam etmiştir. Onu genç yaşında tanımış olmaktan iftihar duyduğunu her vesile ile söylerdi. Birinci Dünya Savaşı’nda Mustafa Kemal’in yaptığı Çanakkale savaşlarını çok yakından izlemiş, ben Filistin Cephesi’nde iken İstanbul’dan yazdığı bir mektupta: “Mustafa Kemal, büyük bir asker olduğunu ispat etmiştir.” diye uzun uzun ondan bahsetmişti. Mütareke yıllarının felaketli günlerinde Mustafa Kemal, vatanın kurtuluşu mücadelesine atılmak için Anadolu’ya geçmek çarelerini aradığı sıralarda:
— Mustafa Kemal Paşa, beni çağırdığı anda gelmez ve emrine girmezsem, namerdim, demişti. Mustafa Kemal’in de, o gün bu mülakatta hazır bulunan Hüseyin Rauf’un (Rahmetli Başvekil ve Büyükelçi Rauf Orbay) da gözleri dolu dolu olmuştu. Rauf, Mustafa Kemal ile beraber İstanbul’dan ayrılmaya karar vermişti.

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 77

19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal, millî kurtuluş davasının öncüsü olmuş, mukaddes ihtilalin bayrağını kuvvetli elleri arasına almıştı. Ben, Ankara’da önce 20. Kolordu, daha sonra Batı Anadolu Millî Kuvvetler Başkumandanı olarak bütün samimiyetim ile, inanışım ile ve bütün mevcut imkânlarımla kendisini destekliyor ve onu lider olarak tanıyordum. Doğuda da aynı desteği şimdi Allah’ın rahmetine kavuşmuş olan Kâzım Karabekir yapıyordu.
Sivas Kongresi toplanmak üzere idi. Kongreye katılmak için Sivas’a giden arkadaşlar Ankara’ya da uğruyorlardı. 29 Temmuz 1919’da hiç beklemediğim bir olayla karşılaştım. 20. Kolordu karargâhının kumandanlık odasında idim. Birdenbire içeriye Kurmay Başkanım Binbaşı Ömer Halis (Rahmetli İstanbul Kumandanı Korgeneral Ömer Halis Bıyıktay) girdi.
— İstanbul’dan eski bir asker geldi. Sizi görmek istiyor, dedi. Kim olduğunu sordum.
— Babanız İsmail Fazıl Paşa hazretleri.
Ben hayretler içinde iken paşa babam da içeriye girmiş bulunuyordu. Onun İstanbul’da verdiği söze sadık kalarak mücadele ve millî mukavemet hareketlerinde bir fiil yer almış olması bizim için çok önemli bir kazançtı. Bu gelişten en ziyade memnun olacak Mustafa Kemal’di. Diğer taraftan rahatını düşünen meşakkate katlanmak istemeyen, bu yüzden de İstanbul’dan ayrılmayı göze almayan payitahttaki devlet ricaline de bir fedakârlık örneği olmuştu. Ancak babam altmış dokuz yaşında idi. Dinç görünmesine rağmen girdiği savaşlarda, istibdat devrinde geçen ve uzun yıllar süren menfa hayatında bir hayli yıpranmıştı. Bunu yakından biliyordum. Sonra ailemizin reisi idi. Anadolu’ya geçmekte ihtiyar anneciğimi yalnız bırakmış olacaktı.
Endişelerimi kendisine söyledim. Bugün gibi hatırlarım, kaşlarını çatarak şu ihtarda bulunmuştu:
— Milletin istiklali bahis mevzuu olurken aile endişesi nazarı itibara alınmaz. Çünkü aile huzur ve rahatı ancak milletin huzur ve kurtuluşu ile kaimdir.

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 78

Sonra ilave etmişti:
— Ben Mustafa Kemal ile beraber, onun emrinde, onun gittiği yolda sonuna kadar yürüyeceğim. Bu kararı İstanbul’dan ayrılmadan çok evvel vermiştim.
Gözlerimde yaşlar tanelenmişti. Babam üç beş gün Ankara’da kaldı. Sonra kongrede delege olarak bulunmak üzere Sivas’a hareket etti. Veda ederken:
— Biliyor musun Fuat, dedi. Mustafa Kemal Paşa’yı ne kadar göreceğim geldi. Bir oğlumu İstanbul’da bırakmıştım. İkincisini Ankara’da buldum. Üçüncüsüne Sivas’ta kavuşacağım.
Babamın birinci oğlum dediği İstanbul’da irtibat subayı olarak bıraktığım ağabeyim Yüzbaşı Mehmet Ali, İkincisi de bendim. Sivas’ta kavuşacağını söylediği üçüncü oğlu ise Mustafa Kemal’di.
İsmail Fazıl Paşa, ilk Millî Hükûmet’in nafıa vekili, yani bayındırlık bakanı olmuştur.
Yukarıda yazdıklarıma, benim için hazin olan ufak bir hatıramı da ekleyerek bu bahsi kapatacağım. Batı Cephesi Kumandanlığı’ndan ayrılmış, 21 Kasım 1920’de Moskova Büyük Elçiliğine tayin olunmuştum. Hasta babamı yalnız başına bırakacaktım. İtiraf etmeliyim ki işlerimin fazlalığından kendisiyle lüzumu kadar meşgul olamamıştım. Doktorlar, damar sertliği hastalığının Ankara’nın sert havasıyla bağdaşmayacağını, Avrupa’yı ve İstanbul’u arzu etmediğine göre, Antalya’ya giderek bir müddet istirahat tavsiyesinde bulunmuşlardı. Arkadaşları da Almanya’ya gönderilmesi fikrini ileri sürmüşlerdi. Mustafa Kemal, bir kabine toplantısından sonra beni bir kenara çekerek:
— İsmail Fazıl Paşa’nın sıhhi durumunu iyi görmüyorum. İstirahata çok ihtiyacı var. Fakat Ankara’dan ayrılmak istemiyor. Bir kere de siz ısrar ediniz, demişti. Aynı ricayı babama iki üç defa tekrarlamıştım. Fakat hepsinde de ret cevabı almıştım. Bununla beraber Mustafa Kemal Paşa’nın emrini yerine getirmek için son bir defa daha müracaata karar verdim. Akşam buluştuğumuz zaman muhakkak suretle Almanya’ya gitmesini, annemi de yanına almasını söyledim. Biraz düşündü, sonra:
— Hayır, dedi. Ankara’dan ayrılmayacağım.
Sordum:
— Ankara’da oturmaktan büyük zevk duyuyorum. Hastalığımı ben de biliyorum. Fakat ısrar etme ve artık bir şey sorma.
Rica ve ısrarlarım yine boşa çıkmıştı.
Ankara’dan ayrılacağım gün, veda ziyaretine gittiğim zaman, babamı fazla heyecanlı buldum. Yüzümden, gözümden öptü. İşte o zaman neden Ankara’da kalmak istediğini ilk defa açıkladı:
— Bu mukaddes mücadelenin zaferle neticelenmesini görmek müyesser olmazsa, beni bu millî idarenin merkezinde bir yere gömersiniz. Bu arzumu Mustafa Kemal’e de söyle, Bir oğlum sen isen, bir oğlum da odur.
(…)

1. ETKİNLİK

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 79

Okuduğunuz metinde geçen aşağıdaki kelimelerin anlamlarını TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten bulup yazınız.

Cevap:

Cephe: Özellikle askerlerin ya da birçok farklı silah cephanesinin saklandığı ve korunduğu yer şeklinde öne çıkar.
Namert: mert olmayan, alçaklık eden, alçak, korkak, erdemsiz.
Mülakat: bir işe alınacak kişiyi seçmek ereğiyle, adaylarla tek tek ve yüz yüze konuşmak, görüşme
Lider: Lider ya da Önder, bulunduğu çevreye yarar sağlayan, süregelen gelenekte köklü değişiklikler yapan ve çevreyi yönetmek için sorumluluğu; sezgi, zeka ve bilgiye dayalı karar ve uygulamalarla taşıyan kişiye denir
İhtimal: olabilir olma durumu, niteliği.
Kongre: herhangi bir konuyu görüşmek üzere, çişitli ülkelerden delegelerin katılmasıyla yapılan uluslararası toplantı.
Mukaddes: güçlü bir dinsel saygı uyandıran ya da uyandırması gereken.
İrade: İrade kelimesi Arapça kökenli olup sözlük anlamı istek ve dinlemedir. İrade, yalnızca insana mahsus olan seçme özgürlüğüdür.

2. ETKİNLİK 

Metnin görsellerini sırasıyla inceleyiniz. Görsellerden ulaştığınız sonucu yazınız.

Cevap: Metinde Kurtuluş Savaşı yılları Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının verdikleri mücadeleden bahsedileceğini düşünüyorum. 1. ve ikinci fotoğrafta Mustafa Kemal2in bir toplantıda ve kongre sonrası çekilmiş fotoğrafları yer almaktadır.

3. ETKİNLİK 

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 80

Okuduğunuz metnin içeriğine yönelik sorular hazırlayınız. Sonra bu soruları sınıfta arkadaşlarınıza sorunuz.

Cevap:

→ İstanbul’dan gelen paşanın adı nedir?
→ Paşa neden Ankara’dan ayrılmak istememektedir?
→ Paşa’nın oğlu neden Ankara’dan ayrılmak zorunda kalmıştır?
→ Paşa üç oğlum oldu derken kimlerden bahsetmektedir?

4. ETKİNLİK 

Okuduğunuz metnin türüyle ilgili dikkatinizi çeken özellikler nelerdir? Maddeler hâlinde yazınız.

Cevap:

Metin anı türünde bir metindir.

Bu metinde olmuş olaylar üstünden bir zaman geçtikten sonra kaleme alındıktan sonra okurla buluşmaktadır.

Öznel bir dili vardır.

Olaylar yaşayanın dilinden aktarılmaktadır.

5. ETKİNLİK 

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 81

Okuduğunuz metinden alınan aşağıdaki cümlelerin fiillerinin kip ve kişilerini yanlarına yazınız.

Cevap:

Babam, Mustafa Kemal’i sever ve bizden ayırt etmezdi. → etmezdi / di’li geçmiş zaman / üçüncü tekil kişi
Onu genç yaşında tanımış. → tanımış / mış’lı geçmiş zaman / üçüncü tekil kişi
Endişelerini kendisine söyledim. → söyledim / di’li geçmiş zaman / birinci tekil kişi
Bugün gibi hatırlarım. → hatırlarım / geniş zaman / birinci tekil kişi
Onun gittiği yolda sonuna kadar yürüyeceğim, → yürüyeceğim / gelecek zaman / birinci tekil kişi
Bir kere de siz ısrar ediniz. → ediniz / emir kipi / 2. çoğul kişi
Hastalığımı ben de biliyorum. → biliyorum / şimdiki zaman / birinci tekil kişi
Bu arzumu Mustafa Kemal’e de söyle. → söyle / emir kipi / üçüncü tekil kişi
Biliyor musun Fuat, dedi. → dedi / di’li geçmiş zaman / üçüncü tekil kişi

6. ETKİNLİK 

Dilin iyi kullanılmaması durumunda anlatılmak istenenle anlatılan farklı olur. Böyle durumlara anlatım bozukluğu diyoruz. Anlatım bozukluğunu anlama dayalı ve dil bilgisi kurallarına dayalı bozukluklar olarak ikiye ayırabiliriz. Anlama dayalı yanlışları; kelimenin yanlış yerde kullanımı, yanlış anlamda kullanımı, gereksiz kullanımı, anlamca çelişen kelimelerin kullanımı şeklinde sıralayabiliriz.

Aşağıdaki cümlelerde geçen anlatım bozukluklarının sebeplerini altlarına yazınız.

Kitaplığımda bulunan Atatürk için yazılmış bütün kitapları ilk işim çıkarıp bir yana ayırmak oldu.

Cevap: Özne- yüklem uyumsuzluğu

Kitapları tek tek gözden geçirerek notlar almaya başladım.

Cevap: İkilemenin yanlış yerde kullanılması

Kendini boş yere zorlamaya çalışıyorsun.

Cevap: özne dolaylı tümleç uyumsuzluğu

Ümit gözlerini okşayarak yatağından uyandı.

Cevap: nesne eksikliğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu

7. ETKİNLİK 

Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi Metni Cevapları Sayfa 82

Aşağıdaki kelime ve kavram havuzundan kelimeler seçerek hikâye edici bir metin yazınız. Yazınızda olay, kişiler, zaman ve mekân unsurlarını belirleyerek hikâyenin serim, düğüm, çözüm bölümlerini oluşturunuz. Yazınıza uygun bir başlık belirleyiniz. Yazınızı zenginleştirmek için deyim, atasözü, özdeyişlerden yararlanınız. Yazınızın içeriğine uygun anlatım biçimlerini kullanmaya çalışınız.

Cumhuriyet-millet-bağımsızlık-cihan-öğrenciler-öğretmen-Aslı-milli egemenlik-sınıf-başarı-hayal-gerçek-okul-tören

Cevap:

ASLI ÖĞRETMEN VE ÇİÇEKLERİ

Aslı öğretmen okulumuza yeni gelmişti. Bütün öğrenciler kısa zamanda onu çok sevmişlerdi. Aslı öğretmen neredeyse her ders öğrencilere Cumhuriyet’in, bağımsızlığın ve Atatürk’ün öneminden bahsetmekteydi. Bu seneki okul törenini Aslı Öğretmen’in yapması kararlaştırılmıştı. Aslı Öğretmen milletin bu en büyük bayram kutlamasını sınıftaki öğrencileri ile hayalden gerçeğe özgürlük temasındaki şiirlerden oluşan gösteriyle sundu. Herkes o gün bu muhteşem gösteriden dolayı Aslı Öğretmen’i tebrik etmişti. iyi ki vardı Aslı Öğretmenler..

YAZARI TANIYALIM

Ali Fuat Cebesoy (1882-1968)
Asker, siyaset ve devlet adamı. Mustafa Kemal Atatürk’ün sınıf arkadaşlarındandır. Hayatı | boyunca birçok savaşa katılmış, üstün başarılar göstermiştir. Devletin birçok kademesinde görev yapmış, Millî Mücadele’ye katılmıştır.
Eserlerinden bazıları: Millî Mücadele Hatıraları, Sınıf Arkadaşım Atatürk…

SONRAKİ DERSE HAZIRLIK

Sınıfa Millî Mücadele’yi, Atatürk’ün kişilik özelliklerini konu alan şiirler getiriniz.

Cevap:

Atatürk

Selanik’te doğan
Türk milletinin yetiştirdiği
En büyük insan
Atatürk

Bu toprakların insanlarına güvenen
Kendini Karşılıksız
Türk milletine adayan
Atatürk

En umutsuz anımızda
Ortaya çıkan
Yenilmez bir ordu kuran
Atatürk

Yurdun işgaline dur diyen
Türkün tutsak edilemeyeceğini haykıran
Obüyük insan
Atatürk

Yaşadığınız bölgede Millî Mücadele hareketi nasıl yaşanmış? Büyüklerinizden sorup öğreniniz.

Cevap: Dedeme sormuştum. Şunları yapmış Dedem o günlerde:

Düşman askerlerini tuzağa düşürmek için çalışmalara katılırdım.
Ordumuzun beslenmesi için ekmek pişirirdim ve erzak bulmaya çalışırdım.
Bildiğim bölgelerde Türk askerlerine yardımcı olur, onlara kılavuzluk ederdim.
Halktan olan savunma gruplarına yardım ederdim.

***Babam Mustafa Kemal’i Kendi Evladı Gibi Severdi metni cevapları Sayfa (76-77-78-79-80-81-82) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.

Türkçe Ders Kitabı Cevapları
☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
6
unlike
4
clap
4
love
1
happy
1
confused
1
sad
1
angry

3 Yorum

Yorum Yap