Millî Mücadele’de Atatürk’ün Rolü

Millî Mücadele’de Atatürk’ün rolü, milli mücadele döneminde Atatürk’ün varlığının önemi konulu araştırma yazısı.

Millî Mücadele’de Atatürk’ün Rolü

Birinci Dünya Savaşı’na İttifak Devletleri safında katılmak zorunda bırakılan Osmanlı Devleti, bu savaştan ağır bir yenilgi ile çıkınca Türk Milleti’nin özgürlüğü ve bağımsızlığı da tehlike altına girmiştir. Bunun üzerine vatanperver subaylar kendi çabaları ve emirlerindeki ordular ile Türk Milleti’ni ve Anadolu’yu koruma ve savunma yoluna gitmişlerdir. Bu subaylardan birisi de Mustafa Kemal Atatürk’tür. Millî Mücadele’de Atatürk’ün rolü yakından incelendiğinde daha iyi anlaşılacaktır.

İstanbul’un İtilaf Devletleri’nce işgal edilmesinin ve Osmanlı Devleti’nin kabul edilemez anlaşmalara imza atmasının ardından Mustafa Kemal Atatürk daha fazla İstanbul’da kalmanın doğru olmayacağını düşünerek Anadolu’ya tayin edilmesini istemiştir. Bu isteğinin yerine getirilmesini sağlayan Mustafa Kemal Bandırma Vapuru ile Samsun’a gitmek üzere 16 Mayıs günü İstanbul’dan hareket etmiştir. Atatürk bu dönemde Mirliva, yani Tuğgeneral rütbesinde olup, 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun’a 19 Mayıs 1919 tarihinde ayak basmıştır.

Atatürk Samsun’a görünürde 9. Ordu müfettişi olarak gelse de, asıl niyetinin bu olmadığını; “Bağımsızlık gayesinin elde edilişine kadar, tamamıyla milletle birlikte, fedakârane çalışacağıma mukaddesatım namına yemin ettim. Artık benim için Anadolu’dan hiçbir yere gitmemek katidir” sözüyle açıklamıştır.

28 Mayıs 1919 tarihinde Havza Genelgesi, 22 Haziran 1919 Amasya Genelgesi, 23 Temmuz – 7 Ağustos 1919 Erzurum Kongresi ve nihayet 4 – 11 Eylül 1919 tarihinde yapılan Sivas Kongresi ile işgalcilere karşı çıkılacağı açıklanmıştır. Manda ve himayenin kabul edilemeyeceğine yer verilen Sivas Kongresi bildirgesinde Mustafa Kemal’in de başkan olarak seçilmesi Atatürk’ün Milli Mücadele’deki rolünü belirginleştirmiştir.

Kuvayı Milliye birliklerini bir araya toplamaya ve düzenli ordu oluşturmaya gayret gösteren Mustafa Kemal Atatürk, Anadolu Halkı’nın bağımsızlığa olan inancını da bu sürede artırmayı başarmıştır. 23 Nisan 1920 günü Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal önderliğinde toplanmıştır. 24 Nisan’da da Mustafa Kemal Paşa TBMM’nin ilk başkanı olarak seçilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün Milli Mücadele’nin hem siyasi olarak hem de askeri olarak lideri olduğu hemen herkes tarafından kabul görmüştür. Mustafa Kemal Paşa Kurtuluş Savaşı’na aktif olarak katılmıştır. Özellikle Sakarya Meydan Savaşı’nda kazandığı zafer sonrasında TBMM tarafından kendisine “Gazi” unvanı verilmiş ve rütbesi de “Mareşalliğe” yükseltilmiştir.

Milli Mücadelenin başlatılmasında ön planda olan Mustafa Kemal Paşa, Kurtuluş Savaşı boyunca askeri ve siyasi liderliğini de güçlendirerek sürdürmüştür. Hem diğer komutanların hem de halkın desteğini arkasına alarak bu zorlu süreçten Türk Milleti’ni başı dik şekilde çıkarmıştır. Milli Mücadelenin sona ermesi ve Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasının ardından 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilmesiyle Mustafa Kemal Paşa’nın milli mücadeledeki rolü zaferle taçlanmıştır.

*** Millî Mücadele’de Atatürk’ün Rolü konulu araştırma yazısı hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilirsiniz.