Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları

METNE HAZIRLANALIM
Soru: Aşağıdaki şiiri okuyup soruları cevaplayınız.

NECE?

Büyükleri anlamak zor
Ne İngilizce konuşuyorlar bizimle
Ne Fransızca ne Almanca ne de Çince...
Belli ki bu dil,
Türkçe zaten değil.

Çocuklar, şimdi anladım
Onların dili: Büyükçe.

Soru: “Büyükçe” diye bir dil var mıdır? Şairin burada asıl anlatmak istediği nedir?

Cevap: “Büyükçe” diye bir dil yoktur. Burada asıl anlatılmak istenen büyüklerle çocuklar arasındaki iletişim kopukluğu ve anlayış farklılığı belirtilmek isteniyor. Bu, aslında çocukların dünyasını anlamakta zorlanan büyüklerin, çocukların gözünden nasıl karmaşık göründüğüne bir gönderme. Yetişkinlerin dünyası, onların kuralları ve beklentileri, çocukların doğal ve basit algılarından farklıdır. Şiir, bu farkın altını çizerek, çocukların büyükleri anlamakta çektiği zorluğu ve bu farklı dünyaları anlamaya duyulan ihtiyacı anlatıyor.

Soru: Kendinizi tanımanıza yardımcı olmak amacıyla hazırlanmış aşağıdaki formu doldurunuz.

Cevap:

➢ Benim en güçlü özelliğim: Disiplinli olmam.

➢ Beni en iyi tanımlayan üç sözcük: Disiplin, süreklilik, kararlılık.

➢ Kendimle ilgili değiştirmek istediğim özelliğim: İnatçılığım.

➢ En büyük korkum: Başarılı bir insan olamamak.

➢ Mutlu olduğum anlar: Bir şeyi başarmam, ailemle birlikte olmam.

➢ En çok sinirlendiğim şey: Bana yalan söylenmesi.

➢ En büyük hayalim: Üniversitede profesör olmak.

Okuyalım

“Pulsuz Dilekçe” adlı metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli okuyunuz.

PULSUZ DİLEKÇE

Sevgili Anneciğim, Babacığım,
Bütün duygu ve düşüncelerimi dile getirebilseydim size şunları söylemek isterdim:
Sürekli bir büyüme ve değişme içindeyim. Sizin çocuğunuz olsam da sizden ayrı bir kişilik geliştiriyorum. Beni tanımaya ve anlamaya çalışın. Deneme ile öğrenirim. Bana ayak uydurmakta güçlük çekebilirsiniz. Oyunda, arkadaşlıkta ve uğraşlarımda özgürlük tanıyın. Beni her yerde, her zaman koruyup kollamayın. Davranışlarımın sonuçlarını kendim görürsem daha iyi öğrenirim. Bırakın kendi işimi kendim göreyim. Büyüdüğümü başka nasıl anlarım?
Büyümeyi çok istiyorsam da ara sıra yaşımdan küçük davranmaktan kendimi alamıyorum. Bunu önemsemeyin. Ama siz beni şımartmayın. Hep çocuk kalmak isterim sonra. Her istediğimi elde edemeyeceğimi biliyorum. Ancak siz verdikçe almadan edemiyorum. Bana yerli yersiz söz de vermeyin. Sözünüzü tutmayınca sizlere güvenim azalıyor.
Bana kesin ve kararlı davranmaktan çekinmeyin. Yoldan saptığımı görünce beni sınırlayın. Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem. Ancak hiç kısıtlanmayınca ne yapacağımı şaşırıyorum. Tutarsız davrandığınızı görünce hem bocalıyor hem de bundan yararlanmadan edemiyorum.
Öğütlerinizden çok davranışlarınızdan etkilendiğimi unutmayın. Beni eğitirken ara sıra yanlışlar yapabilirsiniz. Bunları çabuk unuturum. Ancak birbirinize saygı ve sevginizin azaldığını görmek beni yaralar ve sürekli tedirgin eder.
Çok konuşup çok bağırmayın. Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak ve kesin sözler bende daha iyi iz bırakır. “Ben senin yaşında iken...” diye başlayan söylevleri hep kulak ardına atarım.
Küçük yanılgılarımı büyük suçmuş gibi başıma kakmayın. Bana yanılma payı bırakın. Beni, korkutup sindirerek, suçluluk duygusu aşılayarak uslandırmaya çalışmayın. Yaramazlıklarım için beni kötü çocukmuşum gibi yargılamayın. Yanlış davranışım üzerinde durup düzeltin.
Beni dinleyin. Öğrenmeye en yatkın olduğum anlar, soru sorduğum anlardır. Açıklamalarınız kısa ve özlü olsun. Beni yeteneklerimin üstünde işlere zorlamayın. Ama başarabileceğim işleri yapmamı bekleyin. Bana güvendiğinizi belli edin. Beni destekleyin, hiç değilse çabamı övün. Beni başkalarıyla karşılaştırmayın, umutsuzluğa kapılırım.
Benden yaşımın üstünde olgunluk beklemeyin. Bütün kuralları birden öğretmeye kalkmayın, bana süre tanıyın. Sizi çok bunaltsam bile soğukkanlılığınızı yitirmeyin. Kızgınlığınızı haklı görebilirim ama beni aşağılamayın. Hele başkalarının yanında onurumu kırmayın.
Bana haksızlık ettiğinizi anlayınca açıklamaktan çekinmeyin. Özür dileyişiniz size olan sevgimi azaltmaz, beni size daha çok yaklaştırır. Aslında ben sizleri olduğunuzdan daha iyi görüyorum. Bana kendinizi yanılmaz ve erişilmez göstermeye çalışmayın. Yanıldığınızı görünce üzüntüm büyük olur.
Biliyorum ara sıra sizi üzüyor, belki de düş kırıklığına uğratıyorum. Bana verdiklerinizin yanında benden istediklerinizin çok olmadığını da biliyorum. Yukarıda sıraladığım istekler size çok geldiyse birçoğundan vazgeçebilirim, yeter ki beni ben olarak seveceğinize olan inancım sarsılmasın.
Benden “örnek çocuk” olmamı istemezseniz ben de sizden kusursuz anne baba olmanızı beklemem. Sevecen ve anlayışlı olmanız bana yeter.
Sizin çocuğunuz olarak doğmak elimde değildi. Ama seçme hakkım olsaydı sizden başka kimsenin çocuğu olmak istemezdim.

Sözcük Çalışması
Soru: Metinde geçen aşağıdaki sözcüklerden anlamını bildiklerinizi birer cümlede kullanınız. Anlamını bilmediğiniz sözcükleri defterinize yazınız ve bu sözcüklerin anlamlarım TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten bulunuz.
Cevap:

➢ kişilik: Bir kimseye özgü belirgin özellik, manevi ve ruhsal niteliklerinin bütünü; şahsiyet

➢ bocalamak: Bir işte tutulması gereken yolu kestirememek, ne yapacağını bilememek, kararsız olmak

➢ yaralamak: Arkadaşımın bu sözleri beni çok yaraladı.

➢ yargılamak: Herhangi bir kimse, şey, konu vb.yle ilgili olumlu veya olumsuz görüş belirtmek

➢ aşağılamak: İnsanları aşağılamak kadar kötü bir şey yoktur.

➢ soğukkanlılık: Yaşanan depremde kimse soğukkanlılığını kaybetmedi.
Anlayalım, Yorumlayalım
Soru: Aşağıdaki sorulan okuduğunuz metne göre cevaplayınız.

Cevap:

Soru: 1) Okuduğunuz metnin giriş bölümünde çocuk, anne ve babasından ne istiyor?

Cevap: Onun büyüme değişme içinde olduğunu, ayrı bir kişilik geliştirdiğini, bunu anlamalarını, ona özgürlük tanımalarını, onu sürekli korumaya çalışmamalarını, kendi işini kendisinin görmesine fırsat tanımalarını istiyor.

Soru: 2) Öğütlerden mi yoksa davranışlardan mı daha çok etkilenirsiniz? Niçin?

Cevap: Davranışlardan daha çok etkilenirim. Bana söylenenle sergilenen davranış uyuşmuyorsa bu bende güvensizlik oluşturur.

Soru: 3) Çocuk “Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak ve kesin sözler bende daha iyi iz bırakır.” sözleriyle anne ve babasına ne anlatmak istemiş olabilir?

Cevap: Çocuk, bu sözlerle anne ve babasına, kendisiyle etkili bir iletişim kurmak için bağırarak ya da yüksek sesle konuşmanın işe yaramadığını, aksine daha yumuşak ve net bir şekilde konuşulmasının kendisi üzerinde daha olumlu ve kalıcı bir etki bıraktığını anlatmak istiyor.

Soru: 4) Mektubun son bölümünde çocuğun anne ve babasına yönelik hangi duyguları ağır basmaktadır?

Cevap: Bu bölümde çocuğun anne ve babasına duyduğu sonsuz sevgi kendini göstermektedir. Bu sözler, bir çocuğun anne ve babasına olan derin sevgi ve minnettarlığını ifade ediyor. Çocuk, dünyaya hangi ailede doğacağının kendi kontrolünde olmadığını vurgulasa da eğer bir seçme hakkı olsaydı yine aynı anne ve babayı seçmek isteyeceğini söylüyor. Bu, çocuğun ailesiyle olan bağını, onlara duyduğu sevgiyi ve kendini onlarla güvende ve mutlu hissettiğini anlatan güçlü bir duygusal ifadedir.

Soru: 5) Mektubu yazan çocuğun annesi ve babası siz olsaydınız ona neler söylerdiniz?

Cevap: Sen bizim biricik çocuğumuzsun. Bazen seni çok sınırladığımızı, boğduğumuzu düşünüyorsun ama emin ol ki bunun nedeni senin iyiliğini düşünmemizdir. Sen yeteneklerinin ve kişiliğinin farkında olan çok özel bir çocuksun. Kendinle ilgili alacağın kararlara saygı duyuyoruz. Seni çok seviyoruz, iyi ki bizim çocuğumuzsun.

Soru: Büyüklerinizden beklentilerinizin neler olduğunu yazınız.

Cevap: Büyüklerimden beklentim öncelikle beni ben olarak kabul edip sevmeleri ve her şartta beni desteklemeleridir. Onlardan duygularımı anlamalarını ve bana karşı sabırlı olmalarını isterim. Bana adil ve eşit davranmalarını beklerim. Beni laf olsun diye değil gerçekten dinlemelerini ve beni ciddiye almalarını isterim. Ve tabii ki bana güvenmelerini isterim.

Soru: Metinde geçen aşağıdaki cümlede altı çizili sözcük geçiş ve bağlantı ifadesidir. Bu ifadenin cümlenin anlamına olan katkısını değerlendiriniz.

Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem. Ancak hiç kısıtlanmayınca ne yapacağımı şaşırıyorum.

Cevap: Ancak sözcüğü karşıtlık bildiren bir bağlantı ifadesidir.

Soru: Aşağıdaki cümleleri “fakat, lâkin, ama, buna rağmen, bununla birlikte” ifadelerinden uygun olanlarını kullanarak örnekteki gibi tek cümle hâline getiriniz ve noktalı yerlere yazınız.

Cevap:

Soru: Aşağıdaki özelliklerden hangileri okuduğunuz metinde görülmektedir? Bu özelliklerin karşısındaki kutucuğa ✓ işareti koyunuz.

Cevap:

Soru: Belirlediğiniz özelliklerden yararlanarak okuduğunuz metnin türünü tahmin ediniz ve ilgili kutucuğu işaretleyiniz.

Cevap:

Hikâye ()
Masal ()
Mektup (✓)

Soru: Tabloda verilenlerin hepsi mektup türünde bulunan özelliklerdir. Buna göre işaretlemediğiniz özelliklerin okuduğunuz metinde bulunmama sebebi ne olabilir?

Cevap: Çünkü bu, gerçek bir mektup değil bir yazarın çocukların anne babalarından isteyebileceği şeyleri dile getirdiği hayalî bir mektuptur.

Soru: Sizce okuduğunuz metin hangi amaçlarla kaleme alınmıştır? Yazınız.

Cevap: Bence bu mektup, yazarın anne babaların, çocuklarının duygu ve düşüncelerini daha iyi anlayabilmeleri amacıyla yazılmıştır. Çocukların her ne kadar anne babaların evlatları olsa da ayrı birer kişilik, birer birey oldukları konusunda farkındalık oluşturmak amaçlanmıştır.
Söz Varlığımız
Soru: “Açıklamalarınız kısa ve özlü olsun.” cümlesinde geçen “kısa” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde aynı anlamda kullanılmıştır?.

Cevap:

Soru: “Ayak uydurmak, iz bırakmak, yoldan sapmak” deyimlerini aşağıdaki uygun görsellerin altına yazınız. Daha sonra açıkta kalan deyimin anlamını bulunuz ve bu deyimi bir cümlede kullanınız.

Cevap:

Konuşalım, Anlatalım
Soru: Sizce bir çocuğun eğitiminde aile ve okul mu yoksa toplumsal çevre mi daha etkilidir? Arkadaşlarınızı kendi düşüncenize katılmaları için ikna etmeye hazırsanız düşüncenizi savunmaya başlayabilirsiniz.

Konuşurken uygun geçiş ve bağlantı ifadelerini (ama, fakat, ancak, lâkin, bununla birlikte ve buna rağmen) kullanmaya dikkat ediniz.

Cevap:

Bence bir çocuğun eğitiminde hem aile ve okul hem de toplumsal çevre önemli bir rol oynar ancak aile ve okul daha belirleyici bir etkiye sahiptir. Şöyle ki çocuğun temel karakteri ve değerleri, doğrudan ailesinden gelir. Aile, çocuğa sevgi, güven, sorumluluk gibi temel duyguları aşılayan ilk yer olduğu için, çocuk dünyayı anlamaya başladığında bu değerler üzerine bir kişilik inşa eder.

Okul ise çocuğun bilgi ve beceri kazanmasında, sosyal kuralları öğrenmesinde önemli bir etkendir. Öğretmenler ve okul ortamı, çocuğun düşünme becerilerini geliştirmesine ve toplumda nasıl yer alacağını öğrenmesine yardımcı olur.

Buna rağmen, toplumsal çevrenin de çocuğun sosyal gelişimi üzerinde kayda değer bir etkisi vardır. Arkadaş çevresi ve toplumdan alınan kültürel değerler, çocuğun okul ve ailede öğrendiklerini pekiştirebilir veya bazen bu değerlerle çelişebilir. Ancak, toplumsal çevrenin etkisi, aile ve okulun verdiği temel eğitim ve değerlerin üzerine inşa edilir.

Sonuç olarak, aile ve okulun verdiği eğitimin temel olduğu, toplumsal çevrenin ise bu eğitimi şekillendirdiği söylenebilir. Fakat, aile ve okul sağlam bir temel oluşturmadığında, toplumsal çevrenin etkisi olumsuz olabilir. Bu yüzden, bir çocuğun eğitiminde aile ve okulun önemi göz ardı edilmemeli, bu iki yapı çocuğun gelişiminin temel direkleri olarak görülmelidir.
Düşünelim, Yazalım
Soru: “Pulsuz Dilekçe” adlı metinde anne ve babasına seslenen çocuğa cevap olarak defterinize bir mektup yazınız. Mektubu yazarken aşağıdaki aşamaları takip ediniz.

Mektubunuzu yazarken duygu ve düşüncelerinizi açık bir dille ifade etmeye, uygun geçiş ve bağlantı ifadelerini kullanmaya; yazınızı uygun atasözleri, deyimler veya özdeyişlerle zenginleştirmeye, yazım ve noktalama kurallarına uymaya özen gösteriniz.

Kâğıdın sağ üst kısmında mektubu yazdığınız yeri ve tarihi belirtiniz.
Seslenme ifadesini paragraf başından başlatınız ve her bir sözcüğün ilk harfini büyük yazınız.
Giriş bölümünde mektubu yazma amacınızı belirtiniz.
Gelişme bölümünde mektupta iletmek istediklerinizi anlatınız.
Sonuç bölümünde selam ve iyi dileklere yer veriniz.
Mektubun sağ alt tarafına adınızı, soyadınızı yazınız ve imzanızı atınız.

Cevap:

Sevgili Çocuğumuz,

Mektubunu büyük bir dikkat ve sevgiyle okuduk. Duygu ve düşüncelerini bizlere bu kadar içtenlikle iletmen bizi hem duygulandırdı hem de düşündürdü. Büyümenin ve kendi kimliğini oluşturmanın zorluklarını anlıyor ve bu sürecin bir parçası olabildiğimiz için mutluluk duyuyoruz.

Senin ayrı bir birey olduğunu kabul ediyor ve bu bireyselliği desteklemek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ancak, bazen senin hızına yetişemediğimizin farkındayız. Sen büyüdükçe biz de yeni şeyler öğreniyoruz. Her an sana ayak uydurmak kolay olmasa da, seni tanımaya ve anlamaya çaba gösteriyoruz. Buna rağmen zaman zaman hatalar yaptığımızı biliyoruz ve senin de bu konuda bizi anlayacağını umut ediyoruz.

Özgürlüğüne ve kendi başına deneyimler kazanma isteğine saygı duyuyoruz. Büyüdüğünü görmek bizi gururlandırıyor. Ancak seni korumak ve kollamak bizim doğal bir içgüdümüz. Bunu bazen fazlaca yaptığımızı hissedebilirsin, fakat seni hep sevgiyle koruduğumuzu unutma. Yine de, deneyimleyerek öğrenmenin senin için ne kadar önemli olduğunu farkındayız. Sana bu konuda daha fazla alan tanımaya çalışacağız.

Fakat, her zaman hatırlamanı istediğimiz bir şey var: Biz senin yanındayız ve seni koşulsuzca seviyoruz. Kurallar koymamızın nedeni sana zarar vermek değil, seni yönlendirmek ve hayatı daha iyi anlamanı sağlamak. Belki bazı kuralları sevmediğini dile getiriyorsun, ama hayatın bir parçası olan bu sınırlamalar seni hayata daha iyi hazırlıyor.

Bununla birlikte, biz de senin gibi zaman zaman duygularımızı tam ifade edemeyebiliriz. Bazen çok konuştuğumuzu, bazen de yüksek sesle kendimizi ifade etmeye çalıştığımızı fark ediyoruz. Ama şunu bilmelisin ki, sana karşı her zaman sevgi dolu ve anlayışlı olmaya çalışıyoruz. Seni anladığımızı hissettiğinde bize güvenmen bizim için her şeyden değerli.

Mektubunda söylediğin gibi, biz de mükemmel anne baba değiliz. Senin de mükemmel olmanı beklemiyoruz. Ancak, birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıyı asla kaybetmeyeceğiz. Yanlışlarımız olduğunda bunu kabul etmekten çekinmeyeceğiz ve birlikte daha iyi olmanın yollarını arayacağız.

Unutma, senin her adımında yanındayız ve her zaman seni destekliyoruz. Sadece başarılı olduğun zamanlarda değil, çabaladığın her an yanında olduğumuzu bilmeni istiyoruz. Başkalarıyla seni karşılaştırmıyoruz; senin sadece "sen" olman bizim için en değerlisi.

Son olarak, bu mektubunda dile getirdiğin tüm içten düşünceler için sana teşekkür ederiz. Her isteğin bizim için kıymetli. Biz de senden her zaman mükemmel olmanı beklemiyoruz. Sen olduğun gibi çok değerlisin ve seni böyle seviyoruz. Bizler için dünyanın en güzel hediyesi, senin bizim çocuğumuz olmandır.

Sevgilerimizle,

İmza
Anne ve Baban

Soru: Yazdığınız mektubu anlam bütünlüğünü bozan ifadeler, yazım ve noktalama bakımından gözden geçirip düzeltiniz. Daha sonra mektuplarınızı sınıf veya okul panosunda sergileyerek arkadaşlarınızla paylaşınız

“Elektronik posta (e-posta) adresiniz var mı? Bu adresinizi nerelerde kullanıyorsunuz? Çevrenizde kimler elektronik posta aracılığıyla haberleşiyorlar?” Bu soruları cevaplayarak elektronik ortamda yazışmak için gerekli olanlar (e-posta adresi sahibi olmak, e-posta göndereceğiniz kişinin e-posta adresini doğru yazmak vb.) hakkında neler bildiğinizi söyleyiniz. Sınıfınızda e-posta adresi almayı bilmeyen arkadaşlarınız varsa onlara e-posta adresi almaları konusunda yardımcı olunuz.

Genel ağ bağlantısı bulunan bilgisayar, akıllı telefon, tablet vb. araçlarla elektronik ortamda arkadaşlarınız ve yakınlarınızla yazışabilirsiniz.
Elektronik ortamdaki yazışmalarınızda yazım ve noktalama kurallarına dikkat ediniz. Noktalama işaretlerinden sonra bir harf kadar boşluk bırakınız.

Cevap: Mektubun düzeltilmiş hâli:

Sevgili Çocuğumuz,

Senin ayrı bir birey olduğunu kabul ediyor ve bu bireyselliği desteklemek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ancak bazen senin hızına yetişemediğimizin farkındayız. Sen büyüdükçe biz de yeni şeyler öğreniyoruz. Her an sana ayak uydurmak kolay olmasa da seni tanımaya ve anlamaya çaba gösteriyoruz. Buna rağmen zaman zaman hatalar yaptığımızı biliyoruz ve senin de bu konuda bizi anlayacağını umuyoruz.

Özgürlüğüne ve kendi başına deneyimler kazanma isteğine saygı duyuyoruz. Büyüdüğünü görmek bizi gururlandırıyor. Ancak seni korumak ve kollamak bizim doğal bir içgüdümüz. Bunu bazen fazlaca yaptığımızı hissedebilirsin fakat seni hep sevgiyle koruduğumuzu unutma. Yine de deneyimleyerek öğrenmenin senin için ne kadar önemli olduğunu farkındayız. Sana bu konuda daha fazla alan tanımaya çalışacağız.

Fakat her zaman hatırlamanı istediğimiz bir şey var: Biz senin yanındayız ve seni koşulsuzca seviyoruz. Kurallar koymamızın nedeni sana zarar vermek değil, seni yönlendirmek ve hayatı daha iyi anlamanı sağlamak. Belki bazı kuralları sevmediğini dile getiriyorsun ama hayatın bir parçası olan bu sınırlamalar seni hayata daha iyi hazırlıyor.

Bununla birlikte biz de senin gibi zaman zaman duygularımızı tam ifade edemeyebiliriz. Bazen çok konuştuğumuzu, bazen de yüksek sesle kendimizi ifade etmeye çalıştığımızı fark ediyoruz. Ama şunu bilmelisin ki sana karşı her zaman sevgi dolu ve anlayışlı olmaya çalışıyoruz. Seni anladığımızı hissettiğinde bize güvenmen bizim için her şeyden değerli.

Mektubunda söylediğin gibi, biz de mükemmel anne baba değiliz. Senin de mükemmel olmanı beklemiyoruz. Ancak birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıyı asla kaybetmeyeceğiz. Yanlışlarımız olduğunda bunu kabul etmekten çekinmeyeceğiz ve birlikte daha iyi olmanın yollarını arayacağız.

Unutma, senin her adımında yanındayız ve her zaman seni destekliyoruz. Sadece başarılı olduğun zamanlarda değil, çabaladığın her an yanında olduğumuzu bilmeni istiyoruz. Başkalarıyla seni karşılaştırmıyoruz, senin sadece "sen" olman bizim için en değerlisi.

Sevgilerimizle…

Soru: “Elektronik posta (e-posta) adresiniz var mı? Bu adresinizi nerelerde kullanıyorsunuz? Çevrenizde kimler elektronik posta aracılığıyla haberleşiyorlar?” Bu soruları cevaplayarak elektronik ortamda yazışmak için gerekli olanlar (e-posta adresi sahibi olmak, e-posta göndereceğiniz kişinin e-posta adresini doğru yazmak vb.) hakkında neler bildiğinizi söyleyiniz. Sınıfınızda e-posta adresi almayı bilmeyen arkadaşlarınız varsa onlara e-posta adresi almaları konusunda yardımcı olunuz.

Cevap: Evet, elektronik posta adresim var. Bu adresimi genellikle okulla ilgili duyuruları almak, ödev ve projeler hakkında bilgi paylaşmak ya da internetteki bazı hesaplara kayıt olmak gibi amaçlarla kullanıyorum. E-posta adresi alırken ve e-posta göndereceğimiz kişinin e-posta adresini yazarken Türkçe karakterler kullanmamamız gerekir. “ö,ğ,ç” gibi mesela. E-posta gönderirken konu kısmına konuyu doğru bir şekilde yazmak karşı taraf için çok önemlidir. Konu yazılmayan e-postalar gözden kaçabilir. Buna dikkat etm
***Pulsuz Dilekçe metni cevapları Sayfa (92-93-94-95-96-97) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları (6. Sınıf Türkçe)

Pulsuz Dilekçe metni cevapları ve soruları, Yıldırım Yayınları 6. sınıf Türkçe kitabı Sayfa 92-93-94-95-96-97 (Kişisel Gelişim Teması)

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları Sayfa 92

METNE HAZIRLANALIM

Soru: Aşağıdaki şiiri okuyup soruları cevaplayınız.

NECE?

Büyükleri anlamak zor
Ne İngilizce konuşuyorlar bizimle
Ne Fransızca ne Almanca ne de Çince…
Belli ki bu dil,
Türkçe zaten değil.

Çocuklar, şimdi anladım
Onların dili: Büyükçe.

Soru: “Büyükçe” diye bir dil var mıdır? Şairin burada asıl anlatmak istediği nedir?

Cevap: “Büyükçe” diye bir dil yoktur. Burada asıl anlatılmak istenen büyüklerle çocuklar arasındaki iletişim kopukluğu ve anlayış farklılığı belirtilmek isteniyor. Bu, aslında çocukların dünyasını anlamakta zorlanan büyüklerin, çocukların gözünden nasıl karmaşık göründüğüne bir gönderme. Yetişkinlerin dünyası, onların kuralları ve beklentileri, çocukların doğal ve basit algılarından farklıdır. Şiir, bu farkın altını çizerek, çocukların büyükleri anlamakta çektiği zorluğu ve bu farklı dünyaları anlamaya duyulan ihtiyacı anlatıyor.

Soru: Kendinizi tanımanıza yardımcı olmak amacıyla hazırlanmış aşağıdaki formu doldurunuz.

Cevap:

➢ Benim en güçlü özelliğim: Disiplinli olmam.

➢ Beni en iyi tanımlayan üç sözcük: Disiplin, süreklilik, kararlılık.

➢ Kendimle ilgili değiştirmek istediğim özelliğim: İnatçılığım.

➢ En büyük korkum: Başarılı bir insan olamamak.

➢ Mutlu olduğum anlar: Bir şeyi başarmam, ailemle birlikte olmam.

➢ En çok sinirlendiğim şey: Bana yalan söylenmesi.

➢ En büyük hayalim: Üniversitede profesör olmak.

Okuyalım

“Pulsuz Dilekçe” adlı metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli okuyunuz.

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları Sayfa 93

PULSUZ DİLEKÇE

Sevgili Anneciğim, Babacığım,
Bütün duygu ve düşüncelerimi dile getirebilseydim size şunları söylemek isterdim:
Sürekli bir büyüme ve değişme içindeyim. Sizin çocuğunuz olsam da sizden ayrı bir kişilik geliştiriyorum. Beni tanımaya ve anlamaya çalışın. Deneme ile öğrenirim. Bana ayak uydurmakta güçlük çekebilirsiniz. Oyunda, arkadaşlıkta ve uğraşlarımda özgürlük tanıyın. Beni her yerde, her zaman koruyup kollamayın. Davranışlarımın sonuçlarını kendim görürsem daha iyi öğrenirim. Bırakın kendi işimi kendim göreyim. Büyüdüğümü başka nasıl anlarım?
Büyümeyi çok istiyorsam da ara sıra yaşımdan küçük davranmaktan kendimi alamıyorum. Bunu önemsemeyin. Ama siz beni şımartmayın. Hep çocuk kalmak isterim sonra. Her istediğimi elde edemeyeceğimi biliyorum. Ancak siz verdikçe almadan edemiyorum. Bana yerli yersiz söz de vermeyin. Sözünüzü tutmayınca sizlere güvenim azalıyor.
Bana kesin ve kararlı davranmaktan çekinmeyin. Yoldan saptığımı görünce beni sınırlayın. Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem. Ancak hiç kısıtlanmayınca ne yapacağımı şaşırıyorum. Tutarsız davrandığınızı görünce hem bocalıyor hem de bundan yararlanmadan edemiyorum.
Öğütlerinizden çok davranışlarınızdan etkilendiğimi unutmayın. Beni eğitirken ara sıra yanlışlar yapabilirsiniz. Bunları çabuk unuturum. Ancak birbirinize saygı ve sevginizin azaldığını görmek beni yaralar ve sürekli tedirgin eder.
Çok konuşup çok bağırmayın. Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak ve kesin sözler bende daha iyi iz bırakır. “Ben senin yaşında iken…” diye başlayan söylevleri hep kulak ardına atarım.
Küçük yanılgılarımı büyük suçmuş gibi başıma kakmayın. Bana yanılma payı bırakın. Beni, korkutup sindirerek, suçluluk duygusu aşılayarak uslandırmaya çalışmayın. Yaramazlıklarım için beni kötü çocukmuşum gibi yargılamayın. Yanlış davranışım üzerinde durup düzeltin.
Beni dinleyin. Öğrenmeye en yatkın olduğum anlar, soru sorduğum anlardır. Açıklamalarınız kısa ve özlü olsun. Beni yeteneklerimin üstünde işlere zorlamayın. Ama başarabileceğim işleri yapmamı bekleyin. Bana güvendiğinizi belli edin. Beni destekleyin, hiç değilse çabamı övün. Beni başkalarıyla karşılaştırmayın, umutsuzluğa kapılırım.
Benden yaşımın üstünde olgunluk beklemeyin. Bütün kuralları birden öğretmeye kalkmayın, bana süre tanıyın. Sizi çok bunaltsam bile soğukkanlılığınızı yitirmeyin. Kızgınlığınızı haklı görebilirim ama beni aşağılamayın. Hele başkalarının yanında onurumu kırmayın.
Bana haksızlık ettiğinizi anlayınca açıklamaktan çekinmeyin. Özür dileyişiniz size olan sevgimi azaltmaz, beni size daha çok yaklaştırır. Aslında ben sizleri olduğunuzdan daha iyi görüyorum. Bana kendinizi yanılmaz ve erişilmez göstermeye çalışmayın. Yanıldığınızı görünce üzüntüm büyük olur.
Biliyorum ara sıra sizi üzüyor, belki de düş kırıklığına uğratıyorum. Bana verdiklerinizin yanında benden istediklerinizin çok olmadığını da biliyorum. Yukarıda sıraladığım istekler size çok geldiyse birçoğundan vazgeçebilirim, yeter ki beni ben olarak seveceğinize olan inancım sarsılmasın.
Benden “örnek çocuk” olmamı istemezseniz ben de sizden kusursuz anne baba olmanızı beklemem. Sevecen ve anlayışlı olmanız bana yeter.
Sizin çocuğunuz olarak doğmak elimde değildi. Ama seçme hakkım olsaydı sizden başka kimsenin çocuğu olmak istemezdim.

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları Sayfa 94

Sözcük Çalışması

Soru: Metinde geçen aşağıdaki sözcüklerden anlamını bildiklerinizi birer cümlede kullanınız. Anlamını bilmediğiniz sözcükleri defterinize yazınız ve bu sözcüklerin anlamlarım TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten bulunuz.

Cevap:

➢ kişilik: Bir kimseye özgü belirgin özellik, manevi ve ruhsal niteliklerinin bütünü; şahsiyet

➢ bocalamak: Bir işte tutulması gereken yolu kestirememek, ne yapacağını bilememek, kararsız olmak

➢ yaralamak: Arkadaşımın bu sözleri beni çok yaraladı.

➢ yargılamak: Herhangi bir kimse, şey, konu vb.yle ilgili olumlu veya olumsuz görüş belirtmek

➢ aşağılamak: İnsanları aşağılamak kadar kötü bir şey yoktur.

➢ soğukkanlılık: Yaşanan depremde kimse soğukkanlılığını kaybetmedi.

Anlayalım, Yorumlayalım

Soru: Aşağıdaki sorulan okuduğunuz metne göre cevaplayınız.

Cevap:

Soru: 1) Okuduğunuz metnin giriş bölümünde çocuk, anne ve babasından ne istiyor?

Cevap: Onun büyüme değişme içinde olduğunu, ayrı bir kişilik geliştirdiğini, bunu anlamalarını, ona özgürlük tanımalarını, onu sürekli korumaya çalışmamalarını, kendi işini kendisinin görmesine fırsat tanımalarını istiyor.

Soru: 2) Öğütlerden mi yoksa davranışlardan mı daha çok etkilenirsiniz? Niçin?

Cevap: Davranışlardan daha çok etkilenirim. Bana söylenenle sergilenen davranış uyuşmuyorsa bu bende güvensizlik oluşturur.

Soru: 3) Çocuk “Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak ve kesin sözler bende daha iyi iz bırakır.” sözleriyle anne ve babasına ne anlatmak istemiş olabilir?

Cevap: Çocuk, bu sözlerle anne ve babasına, kendisiyle etkili bir iletişim kurmak için bağırarak ya da yüksek sesle konuşmanın işe yaramadığını, aksine daha yumuşak ve net bir şekilde konuşulmasının kendisi üzerinde daha olumlu ve kalıcı bir etki bıraktığını anlatmak istiyor.

Soru: 4) Mektubun son bölümünde çocuğun anne ve babasına yönelik hangi duyguları ağır basmaktadır?

Cevap: Bu bölümde çocuğun anne ve babasına duyduğu sonsuz sevgi kendini göstermektedir. Bu sözler, bir çocuğun anne ve babasına olan derin sevgi ve minnettarlığını ifade ediyor. Çocuk, dünyaya hangi ailede doğacağının kendi kontrolünde olmadığını vurgulasa da eğer bir seçme hakkı olsaydı yine aynı anne ve babayı seçmek isteyeceğini söylüyor. Bu, çocuğun ailesiyle olan bağını, onlara duyduğu sevgiyi ve kendini onlarla güvende ve mutlu hissettiğini anlatan güçlü bir duygusal ifadedir.

Soru: 5) Mektubu yazan çocuğun annesi ve babası siz olsaydınız ona neler söylerdiniz?

Cevap: Sen bizim biricik çocuğumuzsun. Bazen seni çok sınırladığımızı, boğduğumuzu düşünüyorsun ama emin ol ki bunun nedeni senin iyiliğini düşünmemizdir. Sen yeteneklerinin ve kişiliğinin farkında olan çok özel bir çocuksun. Kendinle ilgili alacağın kararlara saygı duyuyoruz. Seni çok seviyoruz, iyi ki bizim çocuğumuzsun.

Soru: Büyüklerinizden beklentilerinizin neler olduğunu yazınız.

Cevap: Büyüklerimden beklentim öncelikle beni ben olarak kabul edip sevmeleri ve her şartta beni desteklemeleridir. Onlardan duygularımı anlamalarını ve bana karşı sabırlı olmalarını isterim. Bana adil ve eşit davranmalarını beklerim. Beni laf olsun diye değil gerçekten dinlemelerini ve beni ciddiye almalarını isterim. Ve tabii ki bana güvenmelerini isterim.

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları Sayfa 95

Soru: Metinde geçen aşağıdaki cümlede altı çizili sözcük geçiş ve bağlantı ifadesidir. Bu ifadenin cümlenin anlamına olan katkısını değerlendiriniz.

Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem. Ancak hiç kısıtlanmayınca ne yapacağımı şaşırıyorum.

Cevap: Ancak sözcüğü karşıtlık bildiren bir bağlantı ifadesidir.

Cevap:

Soru: Aşağıdaki özelliklerden hangileri okuduğunuz metinde görülmektedir? Bu özelliklerin karşısındaki kutucuğa ✓ işareti koyunuz.

Cevap:

Soru: Belirlediğiniz özelliklerden yararlanarak okuduğunuz metnin türünü tahmin ediniz ve ilgili kutucuğu işaretleyiniz.

Cevap:

Hikâye ()
Masal ()
Mektup (✓)

Soru: Tabloda verilenlerin hepsi mektup türünde bulunan özelliklerdir. Buna göre işaretlemediğiniz özelliklerin okuduğunuz metinde bulunmama sebebi ne olabilir?

Cevap: Çünkü bu, gerçek bir mektup değil bir yazarın çocukların anne babalarından isteyebileceği şeyleri dile getirdiği hayalî bir mektuptur.

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları Sayfa 96

Soru: Sizce okuduğunuz metin hangi amaçlarla kaleme alınmıştır? Yazınız.

Cevap: Bence bu mektup, yazarın anne babaların, çocuklarının duygu ve düşüncelerini daha iyi anlayabilmeleri amacıyla yazılmıştır. Çocukların her ne kadar anne babaların evlatları olsa da ayrı birer kişilik, birer birey oldukları konusunda farkındalık oluşturmak amaçlanmıştır.

Söz Varlığımız

Soru: “Açıklamalarınız kısa ve özlü olsun.” cümlesinde geçen “kısa” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde aynı anlamda kullanılmıştır?.

Cevap:

Pulsuz Dilekçe Metni Cevapları Sayfa 97

Konuşalım, Anlatalım

Soru: Sizce bir çocuğun eğitiminde aile ve okul mu yoksa toplumsal çevre mi daha etkilidir? Arkadaşlarınızı kendi düşüncenize katılmaları için ikna etmeye hazırsanız düşüncenizi savunmaya başlayabilirsiniz.

Konuşurken uygun geçiş ve bağlantı ifadelerini (ama, fakat, ancak, lâkin, bununla birlikte ve buna rağmen) kullanmaya dikkat ediniz.

Cevap:

Bence bir çocuğun eğitiminde hem aile ve okul hem de toplumsal çevre önemli bir rol oynar ancak aile ve okul daha belirleyici bir etkiye sahiptir. Şöyle ki çocuğun temel karakteri ve değerleri, doğrudan ailesinden gelir. Aile, çocuğa sevgi, güven, sorumluluk gibi temel duyguları aşılayan ilk yer olduğu için, çocuk dünyayı anlamaya başladığında bu değerler üzerine bir kişilik inşa eder.

Okul ise çocuğun bilgi ve beceri kazanmasında, sosyal kuralları öğrenmesinde önemli bir etkendir. Öğretmenler ve okul ortamı, çocuğun düşünme becerilerini geliştirmesine ve toplumda nasıl yer alacağını öğrenmesine yardımcı olur.

Buna rağmen, toplumsal çevrenin de çocuğun sosyal gelişimi üzerinde kayda değer bir etkisi vardır. Arkadaş çevresi ve toplumdan alınan kültürel değerler, çocuğun okul ve ailede öğrendiklerini pekiştirebilir veya bazen bu değerlerle çelişebilir. Ancak, toplumsal çevrenin etkisi, aile ve okulun verdiği temel eğitim ve değerlerin üzerine inşa edilir.

Sonuç olarak, aile ve okulun verdiği eğitimin temel olduğu, toplumsal çevrenin ise bu eğitimi şekillendirdiği söylenebilir. Fakat, aile ve okul sağlam bir temel oluşturmadığında, toplumsal çevrenin etkisi olumsuz olabilir. Bu yüzden, bir çocuğun eğitiminde aile ve okulun önemi göz ardı edilmemeli, bu iki yapı çocuğun gelişiminin temel direkleri olarak görülmelidir.

Düşünelim, Yazalım

Soru: “Pulsuz Dilekçe” adlı metinde anne ve babasına seslenen çocuğa cevap olarak defterinize bir mektup yazınız. Mektubu yazarken aşağıdaki aşamaları takip ediniz.

Cevap:

Sevgili Çocuğumuz,

Senin ayrı bir birey olduğunu kabul ediyor ve bu bireyselliği desteklemek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ancak, bazen senin hızına yetişemediğimizin farkındayız. Sen büyüdükçe biz de yeni şeyler öğreniyoruz. Her an sana ayak uydurmak kolay olmasa da, seni tanımaya ve anlamaya çaba gösteriyoruz. Buna rağmen zaman zaman hatalar yaptığımızı biliyoruz ve senin de bu konuda bizi anlayacağını umut ediyoruz.

Özgürlüğüne ve kendi başına deneyimler kazanma isteğine saygı duyuyoruz. Büyüdüğünü görmek bizi gururlandırıyor. Ancak seni korumak ve kollamak bizim doğal bir içgüdümüz. Bunu bazen fazlaca yaptığımızı hissedebilirsin, fakat seni hep sevgiyle koruduğumuzu unutma. Yine de, deneyimleyerek öğrenmenin senin için ne kadar önemli olduğunu farkındayız. Sana bu konuda daha fazla alan tanımaya çalışacağız.

Fakat, her zaman hatırlamanı istediğimiz bir şey var: Biz senin yanındayız ve seni koşulsuzca seviyoruz. Kurallar koymamızın nedeni sana zarar vermek değil, seni yönlendirmek ve hayatı daha iyi anlamanı sağlamak. Belki bazı kuralları sevmediğini dile getiriyorsun, ama hayatın bir parçası olan bu sınırlamalar seni hayata daha iyi hazırlıyor.

Bununla birlikte, biz de senin gibi zaman zaman duygularımızı tam ifade edemeyebiliriz. Bazen çok konuştuğumuzu, bazen de yüksek sesle kendimizi ifade etmeye çalıştığımızı fark ediyoruz. Ama şunu bilmelisin ki, sana karşı her zaman sevgi dolu ve anlayışlı olmaya çalışıyoruz. Seni anladığımızı hissettiğinde bize güvenmen bizim için her şeyden değerli.

Mektubunda söylediğin gibi, biz de mükemmel anne baba değiliz. Senin de mükemmel olmanı beklemiyoruz. Ancak, birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıyı asla kaybetmeyeceğiz. Yanlışlarımız olduğunda bunu kabul etmekten çekinmeyeceğiz ve birlikte daha iyi olmanın yollarını arayacağız.

Sevgilerimizle,

İmza
Anne ve Baban

Cevap: Mektubun düzeltilmiş hâli:

Sevgili Çocuğumuz,

Senin ayrı bir birey olduğunu kabul ediyor ve bu bireyselliği desteklemek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ancak bazen senin hızına yetişemediğimizin farkındayız. Sen büyüdükçe biz de yeni şeyler öğreniyoruz. Her an sana ayak uydurmak kolay olmasa da seni tanımaya ve anlamaya çaba gösteriyoruz. Buna rağmen zaman zaman hatalar yaptığımızı biliyoruz ve senin de bu konuda bizi anlayacağını umuyoruz.

Özgürlüğüne ve kendi başına deneyimler kazanma isteğine saygı duyuyoruz. Büyüdüğünü görmek bizi gururlandırıyor. Ancak seni korumak ve kollamak bizim doğal bir içgüdümüz. Bunu bazen fazlaca yaptığımızı hissedebilirsin fakat seni hep sevgiyle koruduğumuzu unutma. Yine de deneyimleyerek öğrenmenin senin için ne kadar önemli olduğunu farkındayız. Sana bu konuda daha fazla alan tanımaya çalışacağız.

Fakat her zaman hatırlamanı istediğimiz bir şey var: Biz senin yanındayız ve seni koşulsuzca seviyoruz. Kurallar koymamızın nedeni sana zarar vermek değil, seni yönlendirmek ve hayatı daha iyi anlamanı sağlamak. Belki bazı kuralları sevmediğini dile getiriyorsun ama hayatın bir parçası olan bu sınırlamalar seni hayata daha iyi hazırlıyor.

Bununla birlikte biz de senin gibi zaman zaman duygularımızı tam ifade edemeyebiliriz. Bazen çok konuştuğumuzu, bazen de yüksek sesle kendimizi ifade etmeye çalıştığımızı fark ediyoruz. Ama şunu bilmelisin ki sana karşı her zaman sevgi dolu ve anlayışlı olmaya çalışıyoruz. Seni anladığımızı hissettiğinde bize güvenmen bizim için her şeyden değerli.

Mektubunda söylediğin gibi, biz de mükemmel anne baba değiliz. Senin de mükemmel olmanı beklemiyoruz. Ancak birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıyı asla kaybetmeyeceğiz. Yanlışlarımız olduğunda bunu kabul etmekten çekinmeyeceğiz ve birlikte daha iyi olmanın yollarını arayacağız.

Unutma, senin her adımında yanındayız ve her zaman seni destekliyoruz. Sadece başarılı olduğun zamanlarda değil, çabaladığın her an yanında olduğumuzu bilmeni istiyoruz. Başkalarıyla seni karşılaştırmıyoruz, senin sadece “sen” olman bizim için en değerlisi.

Sevgilerimizle…

Cevap: Evet, elektronik posta adresim var. Bu adresimi genellikle okulla ilgili duyuruları almak, ödev ve projeler hakkında bilgi paylaşmak ya da internetteki bazı hesaplara kayıt olmak gibi amaçlarla kullanıyorum. E-posta adresi alırken ve e-posta göndereceğimiz kişinin e-posta adresini yazarken Türkçe karakterler kullanmamamız gerekir. “ö,ğ,ç” gibi mesela. E-posta gönderirken konu kısmına konuyu doğru bir şekilde yazmak karşı taraf için çok önemlidir. Konu yazılmayan e-postalar gözden kaçabilir. Buna dikkat etm

***Pulsuz Dilekçe metni cevapları Sayfa (92-93-94-95-96-97) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.

Türkçe Ders Kitabı Cevapları

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!