Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var metni cevapları ve soruları, Yıldırım Yayınları 6. sınıf Türkçe kitabı Sayfa 43-44-45-46-47-48-49 (Millî Mücadele ve Atatürk Teması)
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları Sayfa 44
METNE HAZIRLANALIM
Soru: Aşağıdaki şiiri okuyup şiirle ilgili soruları cevaplayınız.
Ben,
O mutlu yıllardan geliyorum arkadaşlar! Yokluklar, yoksulluklar…
Sırtında mermi taşıyan analar.
İnönüler, Sakaryalar, Dumlupınarlar.
Ben,
O onurlu yıllardan geliyorum arkadaşlar! Bir düş gibiydi, yaşanılanlar.
Bir masal gibiydi, anlatılanlar.
Ve
Uğurladık düşman gemilerini:
“Bir daha görürsek Topraklarımızda sizi,
Pişman ederiz hepinizi!”
Soru: Şiirdeki “onurlu yıllar” ifadesiyle hangi dönem anlatılmaktadır?
Cevap:
Soru: Şiirde hangi savaşların adı geçmektedir?
Cevap:
Soru: Analar, mermileri neden sırtlarında taşımışlardır?
Cevap:
Soru: Yaşanılanlar ve anlatılanlar neden bir düş, bir masal gibidir?
Cevap:
Soru: Aşağıdaki metni okuyunuz. Bu metnin size hissettirdiği duygulardan iki tanesini söyleyiniz.
Sonsuz bir insan seli, birbirinden bir buçuk metre aralıklarla ve tek sıra hâlinde akıyordu. İnsanlar taşıdıkları tüfek demetleri, cephane kutulan ve top mermilerinin ağırlığı altında öne doğru eğilmişlerdi. Daha şaşırtıcı olanı, bu insanların dörtte üçünden fazlasının kadın olmasıydı. Kadınların bazıları sırtlarına sarılı yükle beraber kucaklarında bebeklerini taşıyorlar, bazılarının arkasında ise kaygan çamurda kısa adımlarla yürüyen iki ve üç küçük çocuk bulunuyordu. (…)
Kadınlar düzenli bir şekilde yavaş yavaş yukarılara, daha yukarılara tırmanıyorlardı. (…) Yol gerçekten çok dikti ve biraz sonra hepsi dondurucu soğukta ayak değmemiş karlı yamaçlardan daha yükseklere tırmanacaklardı…
Cevap:
Okuyalım
“Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var” adlı metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli okuyunuz.
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları Sayfa 45
ORDUMUZUN HEPİMİZE İHTİYACI VAR
“Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var” adlı bu metin Turgut Özakman’ın “Şu Çılgın Türkler” adlı eserinden alınmıştır. Yazar, bu kitapta OsmanlI Devleti’nin çöküşünün ardından işgale uğrayan toprakların savunulmasını, yeni bir devletin doğuş sürecini ve bu süreçte verilen mücadeleyi anlatmaktadır.
Yazar, bu eserde yer alan hiçbir satırı kurgulamamış; Türk, Yunan, İngiliz kaynaklarıyla uluslararası kurulların raporlarında, yerli / yabancı gazetelerde ve o günleri yaşamış insanların belleklerinde / anı kitaplarında belgelenen olaylara yer vermiştir.
Aşağıdaki metinde orduyu güçlendirmek amacıyla başlatılan bağış kampanyasından bir bölüm anlatılmaktadır.
(…)
Halide Edip, “Hanımefendiler!” dedi, sesinde hafif bir heyecan, titriyordu. Çok tutumlu olduklarını duyduğu AnkaralI hanımları yardıma çağıracaktı.
“Tarih, Türk’ü ateşle imtihan ediyor. Bu imtihandan yalnız erkeklerimizin cesareti ile başarılı çıkamayız. Artık biz kadınlar
da bu ateşe yüzümüzü çevirmek, ellerimizi uzatmak zorundayız. Ordumuzun hepimize ihtiyacı var.”
Kadınların büyük bir dikkatle dinlediğini fark edince heyecanı azaldı, daha sakin bir sesle devam etti:
“Bir hafta önce Eskişehir’deydim. Gördüklerimden birini sizlere de anlatmak istiyorum. Uçakların gövdesi ve kanatları, özel bir keten kumaşla kaplanırmış. Bulunamadığı için bizimkiler, kaput beziyle kaplıyorlar. Özel yapıştırıcısı olmadığı için kaput bezini uçakların gövdelerine, kanatlarına nal mıhı ya da zamkla tutturuyorlar. Bezin gerginliği ve kayganlığı emayit denilen özel bir sıvı ile sağlanırmış. Getirtemedikleri için beze, kaynatılmış patates kabuğu ve paça suyuna tutkal, kola karıştırarak yaptıkları bir pelteyi sürüyorlar. Sonra da gözlerini bile kırpmadan bu uçaklara binip uçuyorlar.
Kardeşlerim!
Sizleri, milletin şerefini ve namusunu canından aziz bilen bu genç ve yoksul orduya yardıma çağırıyorum!”
Kısa bir sessizlikten sonra kadınlar ağır ağır ayağa kalkmaya başladılar ve hiç konuşmadan ilerlediler, masanın önünde sıraya girdiler. Masanın üstü parayla dolmaya başladı. Yanında para olmayanlar, yüzüklerini, bileziklerini bırakıyordu. Gözleri görmeyen, beyaz başörtülü, yaşlı bir kadın çevresinden yardım istedi:
“Ne olur, bana Halide Hanım’ı bulun!”
Halide Edip bu yakaran sesi duymuştu, yaklaştı,
“Benim, burdayım!” dedi. Kadın eliyle okşayarak Halide Edip’in yüzünü içine sindirdi:
“Çamaşırcılık yaparak geçiniyorum, kızım. Bunu, zor günüm için saklamıştım. Ama sözlerinden anladım ki ordumuz benden daha zordaymış.”
Göğsüne bastırdığı sol elini açtı, uzattı, yüzü gururla aydınlandı:
“Al bunu.”
Derisi çatlamış avucunda bir lira vardı.
Halide Edip, gözlerinden yaş fışkırarak kadına sarıldı, “Ah anam!..” dedi içi titreyerek “Bir kere daha iman ettim. Kurtulacağız!”
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları Sayfa 46
Sözcük Çalışması
Soru: Aşağıda okuduğunuz metinde geçen sözcük ve sözcük gruplarının anlamları ve bazı harfleri verilmiştir. Bu sözcük ve sözcük gruplarını anlamlarından, verilen ipuçlarından yararlanarak kutucuklara yazınız ve anlamlarına uygun birer cümlede kullanınız.
Cevap:
Anlayalım, Yorumlayalım
Soru: Aşağıdaki soruları okuduğunuz metne göre cevaplayınız.
Cevap:
Soru: 1) Halide Edip, Eskişehir’de gördüğü hangi olayı anlatıyor?
Cevap:
Soru: 2) Yaşlı bir kadın, Halide Edip’in konuşmasından sonra ne söylüyor?
Cevap:
Soru: 3) Kendisine yaklaşan Halide Edip’e yaşlı kadın ne yapıyor?
Cevap:
Soru: 4) Halide Edip, neden Türk milletinin ve ordusunun kazanacağına bir kez daha inandığını söylüyor?
Cevap:
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları Sayfa 47
Soru: Kurtuluş Savaşı boyunca orduya yardım eden, hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan Türk kadınına cumhuriyet yönetimiyle hangi haklar verilmiştir? Bu konuyla ilgili bildiklerinizi yazınız.
Cevap:
Soru: Aşağıdaki simgelerin hangi duyguyu yansıttığını belirleyiniz. “Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var” adlı metinden bu duyguların ifade edildiği birer cümle yazınız.
Cevap:
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları Sayfa 48
Söz Varlığımız
Soru: Aşağıda birinci grupta “ateş” sözcüğünün farklı anlamları, ikinci grupta da bu anlamlarıyla kullanıldığı cümleler verilmiştir. Cümleleri doğru anlamlarla eşleştiriniz.
1-Grup
1. Patlayıcı silahların atılması.
2. Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık.
3. Genellikle hastalık etkisiyle artan vücut sıcaklığı, kızdırma.
4. Tehlike, felaket.
Cevap:
2. Grup
Doktor, Esma’nın ateşini bir türlü düşüremiyordu. ()
Kendini ateşe attığının farkında değil misin? ()
Top ateşinin sesiyle birden irkildim. ()
Konuşalım, Anlatalım
Soru: Millî Mücadele yıllarına ait aşağıdaki görsellerden hareketle Türk kadınının ülkenin savunulması için vermiş olduğu büyük mücadeleyi arkadaşlarınızla değerlendiriniz.
Cevap:
Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var Metni Cevapları Sayfa 49
Düşünelim, Yazalım
ARAŞTIRALIM HAZIRLANALIM
- Cevap:
***Ordumuzun Hepimize İhtiyacı Var metni cevapları Sayfa (43-44-45-46-47-48-49) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.
Yorum Yap