Aşağıdaki metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sessiz bir şekilde okuyunuz ve ilgili çalışmaları yapınız. ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
Aşağıdaki metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sessiz bir şekilde okuyunuz ve ilgili çalışmaları yapınız.
Aşağıdaki metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sessiz bir şekilde okuyunuz ve ilgili çalışmaları yapınız.
Cevap:
SALATALIK BİLE DÖRT TAKSİTLE
“Pazara gitmemiz gerekiyor Rüştü!” diye mutfaktan seslendi karım. “Evde salatalık bile kalmamış!” Hava çok sıcaktı. Evden dışarı çıkmak, hiç içimden gelmiyordu açıkçası… Gazetelere dalmış gibi görünüp zaman kazanmaya çalıştım. Sayfalar arasında gezinirken gözüme bir reklam ilişti: “Salatalık bile dört taksitle!” Kredi kartıyla alınan her şey, dört eşit taksite bölünüyordu. “Harika!” diye fırladım yerimden. “Pazara değil, Al Götür Alışveriş Merkezine gidiyoruz!” Pazara bizimle gelmeyi pek sevmeyen çocuklar bile hemen ayaklanıverdiler. Televizyon başında çizgi film izleyen oğlan, “Ben de geliyorum!” diye kalktı yerinden. Benim biricik kızım eksik kalır mı? O da peşinden… “Tamam.” dedim. “Ama unutmayın, yalnızca haftalık sebze ve meyvelerimizi alacağız. Ona buna yapışıp ‘İsterim.’ diye tutturmak yok!” Böylesi benim de işime geliyordu aslında… Cebimden para çıkmayacaktı. Kredi kartına dört taksit!
Ye, iç, dört ay içinde de öde…
Çarçabuk hazırlanıp evden çıktık. Durakta, alışveriş merkezinin her saat başı geçen otobüsüne bindik. Yarım saat sonra, dışarının kavurucu sıcağına inat, dev soğutucularla soğutulmuş, cıvıl cıvıl alışveriş merkezinin kapısındaydık. Keyfimiz yerindeydi.
Salatalık Bile Dört Taksitle Metni Cevapları Sayfa 10
Tam manav bölümüne ilerliyordum ki “Şuraya bak Rüştü!” diye haykırdı karım. “Mangal alana kömür bedava.” diye bir yazı… İyi de bizimle ilgisi ne? “Ne yapacaksın mangalı?” de- dim. “Yazlık evimiz mi var ki mangal yakacağız?” “Canım, bak kömür bedavaymış!” “Ne işe yarayacak kömür?” “Şömine yakarız…” “Bizim şöminemiz yok ki!” “Ama olacak! Ruşenler yaptırmış, pek yakışmış salonlarına.” Tartışılacak yer değildi. Gerek yoktu; mangalla kö- mür, alışveriş arabasına yerleşmişti bile. Neyse, nasılsa dört taksit, diye geçirdim içimden. “Haydi, doğru manava.” dedim karıma. “İyi de Bülent nerede?” diye aranmaya başladı Ley- la. İşte, eli kolu dolu, karşıdan geliyordu bizimki. “Baba bak, bu paketler yarı fiyatına inmiş!
Yanında da deniz gözlüğü veriyorlar.” “Sen yüzme bilmiyorsun ki…” diyecek oldum. “Ayıp Rüştü, çok ayıp!” diye diklendi karım. “Yüzme bilmemesi, hiç öğrenmeyeceğini göstermez.
Getir yavrum, onları da koy sepete.”
Salatalık Bile Dört Taksitle Metni Cevapları Sayfa 11
Ağzımı açıp konuşmaya hazırlanıyordum ki kızım Damla, üç tekerlekli bir bisikletle, an- nesiyle benim aramda zikzaklar çiziyor. “Babam babam, aslan babam, ne olur alalım bunu!” “Ama…” dedim. “Dört taksit değil mi Rüştü?” diye anlamlı bir anımsatma yaptı karım. Sus- tum. (…) Kendi kendime yineleyip duruyordum: “Dört taksitle, bunların hepsi dört taksitle…” Ha- zır yemekler bölümünde, iyice kendimizden geçtik. Herkesin sevdiği bir şeyler vardı. Unlu mamuller bölümüne de uğrasak…” dedi karım. “Akşam için ekmek alalım…” Bir tek ekmekle olur mu? Biri yuvarlak, diğeri kalp şeklinde iki kekin, üzümlü kurabiyelerin, susamlı çörek- lerin, elmalı ve karışık meyveli pastaların arkamızdan ağlamasına dayanabilir miydik hiç? “Dört taksit… Dört taksit…” Ne rahatlatıcı sözcüklerdi bunlar! Sonunda manav bölümüne ulaştık… Sekiz kilogram domates aldı karım. Dört taksiti bulmuşken salça yapmamak olmazmış! Kurutulacak nane, derin dondurucuya atılacak bamya, fasulye, barbunya… Derken, tepeleme dolu iki alışveriş arabası yükle kasanın önüne geldik. Aldıklarımıza, gururla şöyle bir baktım.
Sonunda, işin en can alıcı yerine gelmiştik. Ben aldıklarımızı kasanın başına yığıyorum, kasiyer kız hesaba geçiyor, karım öbür baştan torbalara dolduruyor. Arabalar boşalınca kredi kartımı uzattım. “Dört taksit değil mi?” dedim gülerek. “Dört taksit!” Cebimizden hiç para çıkmadan neler neler almıştık. Keyfimizi bozmamak için, kasa fişine bakmadım bile…
Güle söylene dışarı çıktık. Bir taksi çevirdim. Bugün harcayacağım tek para bu olacaktı na- sılsa. “Dört taksit olmaz mı?” diye şoföre takıldım ama anlamadı şakamı. Eve doğru hızla yol alırken içimde büyük bir eksiklik duydum: Salatalık almayı unutmuştuk!
Canan TAN
***4. Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Cevapları MEB Yayınları Sayfa 9 hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.
Yorum Yap