Son Kuşlar Metni Cevapları

Son Kuşlar metni cevapları ve soruları, Ata Yayıncılık 6. sınıf Türkçe kitabı Sayfa 141-142-143-144-145-146-147 ( Teması)

Son Kuşlar Metni Cevapları

Son Kuşlar Metni Cevapları

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 141

Hazırlık Çalışması

1. “İnsanlar, hayvanların doğal yaşam alanlarını kısıtlıyor mu?” sorusuna verdiğiniz cevabı arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: Evet kısıtlıyor. Ormanların yok edilmesi, aşırı avlanma, hava ve su kirliliği gibi sebeplerden dolayı dünyada hayvanların yaşam alanı büyük oranda kısıtlanıyor. Küresel yaban hayatı nüfusu son 40 yılda yüzde 60 oranında azaldı

2. Çevrenizde yaşayan kuş türlerinden bildiklerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: Çevremde yaşayan kuş türlerinden bildiklerim; serçe, kumru, papağan, sığırcık, leylek ve kınalı kekliktir.

Yazarın Biyografisi
1906 yılında Adapazarı’nda doğan Abasıyanık, öğretmen ve yazardır. Daha çok hikâye türünde yazdığı eserlerle tanınmaktadır. Yazarın “Semaver, Sarnıç, Son Kuşlar, Mahalle Kahvesi” adlı eserleri oldukça ünlüdür. Yazar 1954 yılında Burgazada’daki evinde vefat etmiştir.

SON KUŞLAR

Kış, Ada’nın bir tarafında yerleşebilmek için rüzgârlarını poyraz, yıldız poyraz, maestro, dramudana, gündoğusu, batı karayel, karayel hâlinde seferber ettiği zaman; öteki yakada yaz, daha pılısını pırtısını toplamamış, bir kenara, oldukça mahzun bir göçmen gibi oturmuştur. Gitmekle gitmemek arasında sallanır bir hâlde, elinde bir pasaport, çıkınında üç beş altın, bekleyen bu güzel yüzlü göçmen tazeyi benden başka bu Ada’da seven hemen hiç kimse yoktur, diyebilirim -Övünmek için değil!-Herkesin yeni başlayacak olan altı yedi aylık soğuk hayata kendini şimdiden alıştırmak ve hazırlamak için bir şeyler yapmaya çalıştığı öyle günlerde ben; tembelliğim, hep kaçanı kovalayan huyumla yazın, o güzel göçmenin peşine düşmüşümdür. Nerede yakalarsam orada kucaklarım onu. Kimi bir çamın gölgesinde durgun ve güneşsizdir. Kimi bir çalılığın kenarındaki çimenlikte bütün eski ihtişamıyla daha yeni başlamıştır. Yazın daha parça parça, lime lime, bohça bohça eşyalarıyla gitmek için fazla telaş etmediği Ada’nın bu yakasında hiç ev yoktur. Yalnız bir tek kır kahvesi vardır.

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 142

Kahvecinin kendisi sevimsiz bir adamdır. Kahveciden çok, ters bir devlet memuru hüviyeti taşır. Hastalıklı olmasa, doktorlar fazla yorulmamasını salık vermemiş olsalar dünyada kahveci olmazdı. Tersine, ben bütün ömrümce iyi bir kahve bulamadığım için kahveci olamamışımdır. Bir kır kahvesi, bir köyün kahvesinin üç beş gediklisi… Bundan güzel bir ömür mü olur, elli altmış senelik yaşama bundan güzel başlar ve biter mi? Deniz, Bozburun’a doğru başını almış gidiyor. Uzaklarda görünen, İstanbul’un neresi kim bilir? Sesler neden gelmiyor? Bir başka uçağın sesi gelmeye başladı. Bizim Ada, uçakların üstünden geçtikleri bir yol güzergâhı olmalı ki hep ya üstümden ya solumdan geçip gidiyorlar. Kedi sustu. Köpeğim gözünü kapadı. Karga sesleri geliyor şimdi de. Vaktiyle bu adaya bu zamanda kuşlar uğrardı. Cıvıl cıvıl öterlerdi. Küme küme bir ağaçtan ötekine konarlardı. İki senedir gelmiyorlar. Belki geliyorlar da ben farkına varmıyorum. Sonbahara doğru birtakım insanların çoluk çocuk ellerinde bir kafes, Ada’nın tek tepesine doğru gittiklerini görürdüm. İçim cız ederdi. Büyüklerin ellerinde birbirine yapışmış pislik renginde acayip çomaklar vardı.

Bunlarla bir yeşil meydanın kenarına varır, bunları bir ufacık ağacın altına çığırtkan kafesiyle bırakırlar, ağacın her dalına ökseleri bağlarlardı. Hür kuşlar, kafesteki çığırtkan kuşun feryadına, dostluk, arkadaşlık, yalnızlık sesine doğru bir küme gelirler. Çayırlıkta bir başka ağacın gölgesinde birikmiş çoluklu çocuklu kocaman herifler bir müddet bekleşirler. Sonra kuşların üşüştüğü ağaca doğru yavaş yavaş yürürlerdi. Hele bir tanesi vardı, bir tanesi. Çocukları bu işe seferber eden de oydu. Ökseleri cumartesi gecesinden hazırlayan da… Konstantin isminde bir herifti, Galata’da bir yazıhanesi vardı. Zahire tüccarıydı. Kalın, tüylü bilekleri, geniş göğsü, delikleri kapanıp açılan üstü kara kara benekli bir burnu, deriyi yırtmış da fırlamış gibi saçları, kısa kısa bir yürümesi, kalın kalın bir gülmesi… Hani sessiz, zenginliğini belli etmez, mütevazı adamdı da… Konu komşusu da severdi hani. Hiçbir şeye, hiçbir dedikoduya karışmazdı. Sabahleyin işine kısa kısa adımlarla koşarken, akşam filesini doldurmuş vapurdan çıkarken görseniz iriliğine, sallapatiliğine, Karamanlı ağzı konuşuşuna, basit ama hesaplı fikirlerine; basit, sevimli şakalarına karşı hakkında kötü bir hüküm de veremezdiniz. Kendi halinde, işi yolunda, hesaplı yaşayan bin bir tanesinden bir tanesiydi.

Ama güz mevsiminde birdenbire böyle canavar kesilirdi. Akşam beş otuz beş vapurunun arka tarafında yerleştiği iskemlesinde denizin üstüne oldukça mülayim bakan gözlerini havaya kaldırır, eylül sonlarına doğru böyle şairane gökyüzüne bakardı. Birden yüzünün ve gözlerinin parladığını görürdünüz. Havada ve denizdeki tirşe maviliğin üstünde birtakım esmer damlacıklar görünürdü. Sağa sola oynarlar, sonra bir istikamet tutturur, bu esmer lekecikler geçip giderlerdi. Konstantin Efendi, onların çok uzaktan geçtiklerini görebilirdi. Gözlerini kısardı. Esmer lekelerin Adalar istikametinde gittiklerini görür, etrafına bakar, bir tanıdık görecek olursa gözünü kırpar, gökyüzüne bir işaret çakar: — Bizim pilavlıklar geldi, derdi. Seneler var ki kuşlar gelmiyor. Daha doğrusu ben göremiyorum. Güzün o güzel günlerini penceremden görür görmez Konstantin Efendi’nin bulunabileceği sırtları hesaplayarak yollara çıkıyorum. Bir kuş cıvıltısı duysam kanım donuyor, yüreğim atmıyor. Hâlbuki sonbahar kocayemişleri, beyaz esmer bulutları, yakmayan güneşi, durgun maviliği, bol yeşiliyle kuşlarla beraber olunca insana sulh, şiir, şair, edebiyat, resim, musiki, mesut insanlarla dolu anlaşmış, (…), açsız, hırssız bir dünya düşündürüyor. Her memlekette kıra çıkan her insan kuş sesleriyle böyle şeyler düşünecektir. Konstantin Efendi mani oluyor. Zaten kuşlar da pek gelmiyorlar artık. Belki birkaç seneye kadar nesilleri de tükenecek. Her memlekette kaç tane Konstantin Efendi var kim bilir. (…)

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 143

1. ETKİNLİK

a) Metinde yer alan aşağıdaki kelimeleri anlamlarıyla örnekteki gibi eşleştiriniz.

Cevap:

b) Anlamını öğrendiğiniz kelimelerden beşini birer cümle içinde kullanınız.

Cevap:

pasaport: Pasaportun süresi dolmuş.

ihtişam: İhtişamdı hiç sevmezdi.

vapur: Vapur bugün çok gecikti.

zahire: Zahire ambarı tamamen boştu.

güzergah: Bizim güzergahımız değişmişti.

2. ETKİNLİK

Verilen kelimeleri örnekteki gibi çözümleyiniz.

Cevap:

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 144

3. ETKİNLİK

a) Aşağıdaki cümlelerde, bir ismi ona kesinlik kazandırmaksızın belirten kelimelerin altını çiziniz.

Cevap:

Belki birkaç seneye kadar nesilleri de tükenecek.
Hiçbir şeye, hiçbir dedikoduya karışmazdı.
Her memlekette kıra çıkan her insan kuş sesleriyle böyle şeyler düşünecektir.
Sonbahara doğru birtakım insanların çoluk çocuk ellerinde bir kafes, Ada’nın tek tepesine doğru gittiklerini görürdüm.

b) Verilen kelimeleri belgisiz sıfat göreviyle cümle içinde kullanınız.

birkaç-kimi-bütün-bazı-her

Cevap:

4. ETKİNLİK

a) Aşağıdaki cümlelerde isimleri soru yönünden belirten sıfatları yuvarlak içine alınız.

Hangi ayakkabıyı alacaksın? Nasıl kitaplar okuyorsun?
Kaç çocuk geldi bugün kütüphaneye? Sıfatları kaçıncı sınıfta öğreneceğiz?

Cevap:

Hangi ayakkabıyı alacaksın? Nasıl kitaplar okuyorsun?
Kaç çocuk geldi bugün kütüphaneye? Sıfatları kaçıncı sınıfta öğreneceğiz?

b) Verilen kelimeleri soru sıfatı göreviyle kullanarak cümleler oluşturunuz.

kaç hangi kaçıncı nasıl kaçar

Cevap:

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 145

5. ETKİNLİK

Aşağıdaki soruları okuduğunuz metinden hareketle yanıtlayınız.

1. Neden yazarın içi cız etmektedir?

Cevap: Sonbahara doğru birtakım insanların çoluk çocuk ellerinde bir kafes, Ada’nın tek tepesine doğru gittiklerini görünce içi cız edermiş.

2. İnsanlar, kuşları nasıl yakalamaktadır?

Cevap: Ellerinde çomaklarla bir çığırtkan kafesi koyarlar, bu sese dayanamayıp yardıma gelen kuşları avlarlardı.

3. Yazar, Konstantin’i nasıl betimlemektedir?

Cevap: Galata’da bir yazıhanesi olan zahire tüccarı, kalın, tüylü bilekleri, geniş göğsü, delikleri kapanıp açılan üstü kara kara benekli bir burnu, deriyi yırtmış da fırlamış gibi saçları, kısa kısa bir yürümesi, kalın gülmeye sahip biri olarak betimlemektedir.

4. Konstantin’in yüzü ve gözleri neden parlamaktadır?

Cevap: Siyah lekeciler şeklinde olan kuşları görünce gözleri parlamaktadır.

6. ETKİNLİK

Okuduğunuz metnin özetini defterinize yazınız.

Cevap: Yazar kuşları seven ve onların avlanmasına dayanamayan biri. Sonbahara doğru birtakım insanların çoluk çocuk ellerinde bir kafes, Ada’nın tek tepesine doğru gittiklerini görünce içi cız edermiş. Ellerinde çomaklarla bir çığırtkan kafesi koyarlar, bu sese dayanamayıp yardıma gelen kuşları avlarlardı. Galata’da bir yazıhanesi olan zahire tüccarı, kalın, tüylü bilekleri, geniş göğsü, delikleri kapanıp açılan üstü kara kara benekli bir burnu, deriyi yırtmış da fırlamış gibi saçları, kısa kısa bir yürümesi, kalın gülmeye sahip biri vardı. Aslında normalde iyi biri olan bu adam siyah lekeciler şeklinde olan kuşları görünce gözleri parlar canavar kesilirmiş. Nesillerinin tükenmesinden endişe ediyormuş.

7. ETKİNLİK

Metnin konusunu ve ana fikrini uygun başlığın altına yazınız.

Cevap:

8. ETKİNLİK

Metinde benzetme yapılan bölümleri belirleyiniz ve aşağıya yazınız.

Cevap:

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 146

9. ETKİNLİK

Hayvanların doğal yaşam alanlarının insanlar tarafından kısıtlanmasıyla ilgili haberleri araştırırken yararlandığınız internet sitelerinin adreslerini arkadaşlarınızla paylaşınız. Yaptığınız araştırmaların doğruluğu hakkındaki düşüncelerinizi açıklayınız. Sizden farklı bilgi edinen arkadaşlarınızın bilgilerinin neden farklı olduğunu sorgulayınız. Neden aynı konu hakkında farklı bilgiler edinilebileceği konusunda küçük grup tartışmaları yapınız. Tartışmada vardığınız sonuçları grup sözcüsü aracılığıyla diğer arkadaşlarınıza açıklayınız.

Cevap: Araştırmayı yaptığımız iki site de dünya üzerinde bilinen, güvenilir ve herkes tarafından saygıyla takip edilen önemli sitelerdir. Bu bakımdan bilgilerimizin doğruluğu da herkes için geçerlidir.

10. ETKİNLİK

İki arkadaş arasında geçen aşağıdaki konuşmayı okuyunuz. Ardından konuşmada yer alan yabancı dillerden alınmış kelimelerin yerine Türkçelerini kullanarak konuşmayı sınıfta canlandırınız.

Cevap:

shop : mağaza
check : kontrol
like : sevmek , beğenmek
Big Sale : büyük indirim
selfie : özçekim

Son Kuşlar Metni Cevapları Sayfa 147

11. ETKİNLİK

Öğretmeninizin form ve form doldurmakla ilgili açıklamalarını dikkatle dinleyiniz. Ardından aşağıdaki formu kurallarına uygun şekilde doldurunuz.

Cevap:

Gelecek Derse Hazırlık

Kış uykusuna yatan hayvanların neden kış uykusuna yattıklarını araştırınız. Edindiğiniz bilgileri defterinize not alınız.

Cevap: Kışın havanın soğumasıyla beraber besin kaynakları azalır ve vücut sıcaklıklarını dengede tutmak mümkün olmaz. Kışın yeterli besin kaynağı olmayan hayvanlar bu süreci kış uykusunda geçirir. Bu şekilde yaşamsal faaliyetlerini gerçekleştirmeleri için gereken enerjiyi saklar ve hayatta kalmayı başarırlar.

***Son Kuşlar metni cevapları (Sayfa 141-142-143-144-145-146-147) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.