Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa metni cevapları ve soruları, MEB Yayınları 5. sınıf Türkçe kitabı Sayfa 100-101-102-103-104-105-106-107-108-109-110-111-112-113-114-115-116-117-118-119 (Atatürk’ü Tanımak Teması)
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 100
KEŞİF YOLCULUĞU
Soru: Atatürk’ün “En büyük savaş, cahilliğe karşı yapılan savaştır.” sözüyle ilgili düşüncelerinizi söyleyiniz. Sizce Atatürk’ün cahillik ile yapılan savaşı “en büyük savaş” olarak ifade etmesinin sebebi ne olabilir?
Cevap: Atatürk’ün “En büyük savaş, cahilliğe karşı yapılan savaştır.” sözü, eğitimin ve bilginin bir toplumun gelişimindeki hayati rolüne işaret eder. Cahillik, toplumların ilerlemesini engelleyen en büyük engellerden biridir. Atatürk, cehaleti ortadan kaldırmadan modernleşmenin ve bağımsızlığın tam anlamıyla sağlanamayacağını biliyordu. Bu nedenle, cahillik ile yapılan savaşı, ülkenin geleceği ve kalkınması için en büyük mücadele olarak görmüştür. Eğitim, bu mücadelenin en etkili aracıdır.
Soru: Atatürk’ün eğitime verdiği önem ile ilgili edindiğiniz bilgileri arkadaşlarınızla paylaşınız.
Cevap: Atatürk, eğitimi bir milletin ilerlemesi için en önemli araç olarak görmüştür. Cumhuriyetin kurulmasından sonra eğitimi yaygınlaştırmak ve modernleştirmek için büyük reformlar yapmıştır. Köy Enstitüleri, Millet Mektepleri ve Harf Devrimi gibi adımlar, toplumun her kesimine eğitim imkânı sunmayı amaçlamıştır. Atatürk’e göre eğitim, hem bireylerin gelişimi hem de ülkenin kalkınması için temel bir unsurdur.
Metni sessiz okuyunuz.
Öğretmeniniz metni okurken onu dikkat dağıtıcı hareketlerden kaçınarak dinleyiniz.
Metni işitilebilir bir ses tonuyla vurgu ve tonlamaya dikkat ederek türün özelliklerine uygun bir şekilde sesli okuyunuz.
Arkadaşınız metni sesli okurken anlamını bilmediğiniz kelime ve kelime gruplarını defterinize not ediniz. Bunların anlamını metnin bağlamından hareketle tahmin ediniz. Tahminlerinizin doğruluğunu TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten kontrol ediniz.
GAZI MUSTAFA KEMAL VE SIĞIRTMAÇ MUSTAFA
Bir zamanlar, Marmara Denizinin kıyısında bulunan Yalova adlı küçük ve şirin bir ilçede, Mustafa adlı bir çocuk yaşardı. Mustafa’nın en büyük dileği, arkadaşları gibi okula gitmek ve okumaktı. Ama ne yazık ki o çok fakir bir ailenin çocuğuydu. Onun, okul yerine dağlarda sığırt- maçlık yaparak ailesinin bütçesine katkıda bulunması gerekiyordu.
Yıl 1929’du. Güzel bir eylül sabahında, Mustafa erkenden uyandı. Sığırları otlatması gerekiyordu. Hemen elini yüzünü yıkayıp iş kıyafetlerini giydi. Bir parça kuru ekmekle açlığını giderdikten sonra yola koyuldu. Sığırları önde, kendisi arkada, mis kokulu otların yetiştiği dağa doğru ilerliyordu. Gökyüzünde pırıl pırıl bir güneş, yeryüzünde yemyeşil bir doğa vardı. Her yer, her şey eşsiz güzellikteydi. Ama Mustafa, bu güzellikleri fark edemeyecek kadar yorgundu. Çünkü o hastaydı. Sıtma olmuştu. Üstelik bugün kendini, her zamankinden daha halsiz hissediyordu. Tek isteği bir an önce sığırlarını otlatıp evine dönmekti.
Bu arada Gazi Mustafa Kemal Yalova’daydı. Çalışmalarını bitirdikten sonra Gazi, yöreyi daha iyi tanımak için kurmaylarıyla birlikte gezintiye çıkmıştı. Hava kararmaya başlayınca da çiftliğe dönmek üzere yola koyuldular. Fakat hiçbir yol onları çiftliğe götürmüyordu. Açık söylemek gerekirse kaybolmuşlardı. Gazi ve yanındakiler bir süre sesli düşündükten sonra, farklı bir yolu denemeye karar verdiler ve atlarını oraya sürdüler…
Küçük Mustafa gün boyu yemyeşil çimenlerde sığırlarını otlattıktan sonra çiftliğe doğru, yorgun adımlarla yürüyordu. Birden uzaktaki atlıları fark etti. Atlılar, atlarını ona doğru dörtnala sürüyorlardı. Şüpheyle, “Neler oluyor?” diye mırıldandı.
Derken atlılar kısa sürede Mustafa’nın yanına ulaştılar. Hepsi iyi giyimli ve önemli insanlara benziyordu. Mustafa, onların bu halini görünce, şüphesinin yersiz olduğunu anlayıp rahatladı.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 101
En öndeki atlı, Mustafa Kemal’di. Gazi atından indi ve Mustafa’nın yanına yaklaşarak, “Çocuğum, çiftliğe nasıl gidilir?” diye sordu.
Mustafa, yolu elindeki sopayla göstererek “Yanlış yoldan gelmişsiniz. Çiftliğe şu gördüğünüz yoldan gidilir,” dedi.
Gazi, çocuğa teşekkür ettikten sonra sevgiyle; “Senin adın ne?” diye sordu.
“Mustafa!” dedi çocuk. Sonra, “Ama burada bana Sığırtmaç Mustafa derler,” diye ekledi.
Gazi, “Mustafa” ismini duyunca gülümsedi. Fakir olduğu her halinden belli olan çocuğa, sevgi ve şefkatle bakıyordu. Bu arada onun sararmış benzi ve şiş karnı dikkatini çekmişti. Çocuğun hasta olabileceğini düşündü.
“Öyle mi? Benim adım da Mustafa. Demek ki seninle adaşız. Ama adımın yanında bir de Kemal var,” dedi. Sonra çocuğun, omzuna sevgi ile dokunup, “Gazi Mustafa Kemal’i tanır mısın?” diye sordu.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 102
Sığırtmaç Mustafa, gün boyu dağlarda sığırlarını otlatan gariban bir çocuktu. Gazi, ismini büyüklerinden ve okula giden arkadaşlarından duymuştu ama kendisini nereden bilebilirdi ki? Ciddi bir şekilde; “Hiç görmedim!” dedi.
“Onu sever misin?”
“Tabii severim.”
“Neden seversin?”
“Paşa olduğu için severim.”
“Peki, onunla tanışmak ister miydin?”
“Hem de çoook!”
Mustafa Kemal’in kalbinde çocukların apayrı bir yeri vardı. Çünkü onlar, Türkiye Cumhuriyetinin geleceğiydi. Ülkemizin geleceğinin parlak olması için tüm çocukların çok iyi yetiştirilip topluma kazandırılması gerektiğini düşünüyordu.
Gazi, Sığırtmaç Mustafa’yla sohbet ederken çocuğun her hareketini dikkatle inceliyordu. Konuşmasını, davranışını ve samimiyetini çok beğenmişti. Öyle ki, onunla karşılaştığı için, çiftliğe giden yolu kaybetmesine bile seviniyordu. Aslında amacı onu daha iyi tanıyarak, yardımcı olmaktı. “Sığırtmaçlık yaparak ayda ne kadar para kazanıyorsun?”
“Üç lira.”
“Aylık 3 lira olunca, yıllık kazancın ne oluyor?”
Sekiz yaşındaki Sığırtmaç Mustafa bir an durakladı. Okur-yazarlığı olmadığı için nasıl hesaplayacağını şaşırmıştı. Kim bilir belki de, yılda 12 ayın olduğunu bile bilmiyordu. O anda Mustafa Kemal, çocuğun okuma yazma bilmediğini anladı. Onun daha fazla zorlanmaması için yanındakilere işaret etti. Çocuk onların yardımıyla yıllık kazancının 36 lira olduğunu hesaplayıp söyledi.
Gazi, çocuğa sevgiyle gülümseyerek yaklaştı ve cebinden bir miktar para çıkarttı. Çocuğun bir yıllık ücreti olan 36 lirayı hesaplayıp ona uzattı.
Sığırtmaç Mustafa ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyordu. Hatta daha önce kimse onunla böyle içten ilgilenmemişti. Çok şaşkın ve mutluydu ama hak etmediği parayı alamazdı. Almadı da.
Mustafa Kemal’in, “Neden almıyorsun?” sorusu üzerine, “Bu para çok. Üstelik nereden aldın diye bana hesap sorarlar,” dedi.
Gazi, “Bu parayı ben sana bize yol gösterdiğin için veriyorum. Alacaksın!” deyince, çocuk düşündü. Sonra, “Yol göstermenin bedeli bu kadar çok olamaz. Fakat yanımda bir
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 103
miktar cevizim var. Eğer siz onu alırsanız, ben de cevizin karşılığı olarak bu parayı almayı kabul ederim,” dedi.
Bunun üzerine Mustafa Kemal, cevizleri almak zorunda kaldı. Çocukla vedalaşıp atını çiftliğe doğru sürerken, çocuğun bu onurlu davranışından etkilenmiş bir hali vardı.
Sığırtmaç Mustafa, ömründe ilk kez bu kadar parayı bir arada görmüştü. Bir avcunda sımsıkı tuttuğu 36 liraya, bir giden atlılara bakıyordu. Aklı karmakarışıktı. Kendi kendine, “Benimle konuşan kişi oldukça önemli birine benziyordu. Kim olabilir ki? Üstelik ikinci adının ‘Kemal’ olduğunu söyledi. Yoksa bu kişi Gazi Mustafa Kemal mi?” diye düşündü. Sonra da büyük bir coşkuyla, “Evet!.. Evet o!.. Gazi Mustafa Kemal’in ta kendisi! Çünkü böyle mükemmel bir insan, ondan başkası olamaz,” diye haykırdı.
Gazi, çiftliğe gelmişti ama aklı Sığırtmaç Mustafa’da kalmıştı. Onun hakkında güzel şeyler düşünüyordu. Ama öncesinde hakkında bilgi toplaması gerekiyordu. Kısa sürede onunla ilgili çok şey öğrendi ve ertesi gün Sığırtmaç Mustafa’yı yanına çağırtmaya karar verdi.
Bu arada Sığırtmaç Mustafa’nın içi içine sığmıyordu. Öyle ki o gece, mutluluktan sabaha kadar uyuyamamıştı. Hele bir de, Gazi Mustafa Kemal tarafından çağırıldığını öğrenince küçücük kalbi duracak gibi oldu. Çocukcağız, güzel bir düş gördüğünü düşünüyor, uyanmak istemiyordu. Hatta içinde, hayatının birden değişeceği, eski yaşadığı zorlukların yerini mutlu günlerin alacağı hissi vardı. Tüm bu duygularıyla bayramlık giysileri içinde çiftliğin kapısını çaldı.
Gazi onu bekliyordu, çocuğu sevgiyle karşıladı. Bir süre oturup karşılıklı sohbet ettiler. Daha sonra Mustafa Kemal, çocuğun hastalığının bir an önce tedavi edilmesi için onu, Şişlideki Himaye-i Etfal Hastanesine yolladı. Çocuğun hastalığı bayağı ilerlemişti. Hemen tedaviye alındı… Sonra ne mi oldu?
Uzun bir tedavi sonrasında sağlığına kavuşan Sığırtmaç Mustafa için güzel günler başladı. Yıllardır özlemini çektiği okuma- yazma isteğini Mustafa Kemal yerine getirecekti. Ailesinin de onayını aldıktan sonra Beşiktaş’taki 19. İlk Mektep’e yolladı. Mustafa oldukça başarılı bir öğrenciydi. Burayı bitirince Gazi,onu Maçka’daki Fevziye Lisesine gönderdi. Kuleli Askeri Lisesinde de eğitim aldıktan sonra Kara Harp Okulundan Tankçı Teğmen rütbesiyle mezun olup, Türk Silahlı Kuvvetlerine katıldı. Orada başarılı ve mutlu bir yaşam sürdü…
Soru: “Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” adlı metinde ilginizi çeken bir noktayı belirleyiniz ve bunu neden seçtiğinizi açıklayınız. Buna benzer “Atatürk ve çocuk” konulu metinler bulmak amacıyla bir araştırma yapınız. Araştırmanızda kullanabileceğiniz kaynakları ve imkânları belirleyiniz. Ulaştığınız metinleri ve kaynakları göz önüne aldığınızda araştırma sürecinizi bilgiye ulaşım, konuya ve amaca uygunluk açısından değerlendiriniz.
Cevap: Metinde dikkatimi çeken nokta, Gazi Mustafa Kemal’in Sığırtmaç Mustafa’yla samimi bir şekilde ilgilenmesi ve onun eğitime olan desteğidir. Bu noktayı seçmemin sebebi, Atatürk’ün çocuklara ve eğitime ne kadar büyük bir önem verdiğini göstermesidir. Araştırma için dijital kütüphaneler, belgesel platformları ve resmi arşivler kullanılabilir. Bu kaynaklarla “Atatürk ve çocuk” temalı başka metinlere ulaşılabilir. Bilgiye erişim kolay ve uygun oldu.
Soru: Yararlandığınız kaynakların konuyu anlamanıza katkısını ve ek kaynaklara ihtiyaç duyup duymadığınızı değerlendiriniz.
Cevap: Yararlanılan kaynaklar, konuyu anlamama büyük katkı sağladı. Atatürk’ün çocuklara verdiği değeri daha iyi kavradım. Şu an ek bir kaynağa ihtiyaç duymuyorum çünkü elde ettiğim bilgiler yeterli ve amaca uygun.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 104
1. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki soruları okuduğunuz metinden hareketle sözlü olarak cevaplayınız.
Cevap:
Soru: Mustafa neden sığırtmaçlık yapmaktadır?
Cevap: Çünkü Mustafa, çok fakir bir ailenin çocuğuydu, bunun için dağlarda sığırtmaçlık yaparak ailesinin bütçesine katkıda bulunması gerekiyordu.
Soru: Mustafa, uzaktaki atlıları fark edince şüpheyle “Neler oluyor?” diye mırıldanmıştır. Ardından şüphesinin yersiz olduğunu anlamıştır. Bunun sebebi nedir?
Cevap: Çünkü hepsi iyi giyimliydi ve önemli insanlara benziyordu.
Soru: Gazi Mustafa Kemal, neden Sığırtmaç Mustafa’nın hasta olabileceğini düşünmektedir?
Cevap: Gazi Mustafa Kemal, Sığırtmaç Mustafa’nın sararmış benzi ve şiş karnından dolayı hasta olabileceğini düşünmektedir.
Soru: Gazi Mustafa Kemal’in kalbinde çocukların apayrı bir yerinin olmasının sebebi nedir?
Cevap: Çünkü çocuklar Atatürk’e göre Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğiydi. Ülkemizin geleceğinin parlak olması için tüm çocukların çok iyi yetiştirilip topluma kazandırılması gerektiğini düşünüyordu.
Soru: Gazi Mustafa Kemal’in çiftliğe giden yolu kaybetmesine rağmen Sığırtmaç Mustafa ile karşılaşmasına sevinmesinin sebebi ne olabilir?
Cevap: Gazi Mustafa Kemal’in çiftliğe giden yolu kaybetmesine rağmen Sığırtmaç Mustafa ile karşılaşmasına sevinmesinin sebebi onun konuşmasını, davranışını ve samimiyetini çok beğenmesidir.
Soru: Sığırtmaç Mustafa’nın Gazi Mustafa Kemal’in yanına giderken bayramlıklarını giymesinin sebebi ne olabilir?
Cevap: Mustafa için Atatürk’ün huzuruna çıkmak çok önemli bir olaydır, buna çok sevinmiştir hatta bu, onun için bir bayram gibidir. Bunun için bayramlıklarını giymiş olabilir.
2. ETKİNLİK
Soru: Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” metninde Sığırtmaç Mustafa’nın karşılaştığı problemler nelerdir? Yazınız.
Cevap: Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” metninde Sığırtmaç Mustafa’nın karşılaştığı problemler, ailesinin fakirliğinden dolayı okula gidememesi, sığırları otlatmak zorunda olması ve iyi beslenememesinden dolayı hastalığa yakalanmasıdır.
Soru: Yazdığınız problemlerin oluşma sebeplerini özetleyiniz.
Cevap: Bu problemlerin yaşanma sebebi, Mustafa’nın ailesinin maddi durumunun iyi olmamasıdır.
Soru: Belirlediğiniz problemlerin çözümüne ilişkin önerilerinizi yazınız.
Cevap: Bu soruna karşı fakir aileler devlet tarafından desteklenebilir, devlet eliyle işe alınabilirler, tarım ve hayvancılık konusunda desteklenebilirler. Ayrıca il/ilçe merkezlerine uzak yerlere yatılı okullar yapılabilir.
Soru: Önerileriniz arasından problemin çözümüne katkıda bulunacak en uygun çözümü belirleyiniz. Bu çözümün problemin çözümüne olan katkısını değerlendiriniz.
Cevap: Bence en uygun çözüm, ailelerin tarım ve hayvancılık konusunda desteklenmesidir. Çünkü bu şekilde yardım edilen kişiler de hem hazıra alışmamış olurlar hem de bildikleri işi yapmaya devam ederler.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 105
3. ETKİNLİK
Soru: “Ya İstiklal ya Ölüm” ve “Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” metinlerinin ortak kahramanı kimdir?
Cevap: “Ya İstiklal ya Ölüm” ve “Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” metinlerinin ortak kahramanı Mustafa Kemal Atatürk’tür.
Soru: İki metinde ortak olan kahramanın benzer yönlerini (dış görünüş, kişilik vb.) listeleyiniz.
Cevap: Atatürk her iki metinde de iyi giyimlidir, takım elbise giymektedir. İkisinde de vatanını, milletini seven bir kişidir.
Soru: İki metinde ortak olan kahramanın farklı yönlerini (dış görünüş, kişilik vb.) listeleyiniz.
Cevap: “Atatürk Ya İstiklal ya Ölüm” adlı metinde daha gençtir, “Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” metni, diğer metinden 9 yıl sonrasında geçmiştir ve Atatürk biraz yaşlanmıştır.
4. ETKİNLİK
Soru: Okuduğunuz metnin unsurlarını aşağıdaki ilgili yerlere yazınız.
Cevap:
Kişiler: Atatürk, Sığırtmaç Mustafa, Atatürk’ün kurmayları
Yer: Yalova’da Mustafa’nın hayvanları otlattığı dağ, Çiftlik, Şişli Himaye-i Etfal Hastanesi
Zaman: 1929 yılı Eylül ayı
Olay: Atatürk ve beraberindekilerin yolu kaybedip Sığırtmaç Mustafa’yla karşılaşması, Atatürk’ün çocukla sohbet etmesi, çocuğu çiftliğe çağırtması, çocuğun tedavi olup okula gitmesi, teğmen olması
Soru: Aşağıda giriş bölümü verilen okuduğunuz metnin olay örgüsünü tamamlayınız.
Gazi Mustafa Kemal, bir gün Yalova’da küçük Mustafa’nın yaşadığı köyün yakınlarında kaybolur.
Cevap:
2. Atatürk ve yanındakilerin Sığırtmaç Mustafa ile karşılaşır ve ona çiftliğe giden yolu sorarlar.
3. Mustafa yolu tarif eder, Atatürk Mustafa’yla sohbet eder.
4. Atatürk Mustafa’yı sever ve ona para vermek ister. Mustafa da Atatürk’e ceviz verir. Atatürk ve yanındakiler çiftliğe gider.
5. Atatürk’ün aklı Mustafa’da kalır. Onu çiftliğe getirtir, ailesinin de onayıyla Mustafa’yı tedavi ettirir. Mustafa iyileşir, okula başlar, son olarak Kara Harp Okulunu bitirip teğmen olur.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 106
5. ETKİNLİK
Soru: Metinden hareketle Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa’nın on yıl sonra karşılaştığını hayal ederek aralarında geçen konuşmanın nasıl olabileceğini yazınız.
Cevap:
— Mustafa nasılsın oğlum?
— Sağ olun Paşa’m, siz nasılsınız?
— Ben de iyiyim Mustafa, eksik olma.
— Estağfirullah Paşa’m.
—Evlenmişsin, iki oğlun var diye duydum.
— Evet Paşa’m, sayenizde. Benim için yaptıklarınız için size minnettarım. Size nasıl teşekkür ederim bilemiyorum.
— Sen bu çocukları da kendin gibi vatan yolunda çalışacak gençler olarak yetiştir, bu bana yeter oğlum.
Başüstüne Paşa’m!
Soru: Gazi Mustafa Kemal’in “Bugünün küçükleri yarının büyükleridir.” gibi çocuklar ve gençlerle ilgili sözleri vardır. Yukarıdaki yazınızın sonunda siz de bir söz söyleyecek olsaydınız ne söylerdiniz? Aşağıya yazınız.
Cevap: Çocuklarımız genç Cumhuriyet’in parlak geleceğinin teminatıdır.
6. ETKİNLİK
Soru: Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa” metninden hareketle aşağıda karışık olarak verilen cümleleri metindeki oluş sırasına göre görseldeki uygun yerlere yerleştiriniz.
Cevap:
Soru: Metnin içeriği ile ilgili bilgiler doğruysa yay ayraçların içine (D), yanlışsa (Y) yazınız.
Cevap:
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 107
7. ETKİNLİK
Soru: Aşağıda ünlem işaretinin bazı kullanım özelliklerini ile bu kurallara ait cümleler verilmiştir. Bu cümlelerdeki ünlem işaretinin hangi özelliği karşılayacak şekilde kullanıldığını belirleyiniz. Kural numarasını örnekteki gibi yazınız.
1. Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları anlatan cümle veya ibarelerin sonuna konur.
2. Seslenme, hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur.
Cevap:
8. ETKİNLİK
Soru: Aşağıda boş bırakılan yerlere uygun olan geçiş ve bağlantı ifadelerini yazınız.
ancak-fakat-rağmen-bununla birlikte-öte yandan
Cevap:
Soru: Yukarıdaki geçiş ve bağlantı ifadelerini kullanacağınız birer cümle yazınız.
Cevap:
Geçiş ve bağlantı ifadeleri:
- Kardeşim de gelecekti ama annem izin vermedi.
- Çok istememe rağmen geziye katılamadım.
- Dersleri gayet iyiydi öte yandan fen lisesi kazanmak için daha fazla çalışması gerekiyordu.
- Hafta sonu çok yağmur yağmıştı bununla birlikte tarlayı sürmek için daha fazlasına ihtiyaç vardı.
- Çok gayret etmeliydi ancak onda bundan daha fazla bir azim vardı.
Soru: Geçiş ve bağlantı ifadelerinin anlatıma olan katkısını yazınız.
Cevap: Geçiş ve bağlantı ifadeleri, bir metinde düşünceler, olaylar ya da bilgiler arasında bağ kurarak anlatımın akıcılığını ve anlam bütünlüğünü sağlamaya yardımcı olur. Bu ifadeler, yazının daha anlaşılır ve tutarlı olmasını sağlar. Bu ifadeler cümleye zıtlık, karşılaştırma, özetleme, ekleme, örnekleme, vurgulama, sonuç bildirme gibi anlamlar katar.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 108
Öyküleyici paragraflar veya diğer adıyla olay paragrafları yaşannış veya hayal ürünü otağların anlatıldığı paragraflardır. Bu paragraflarda olayın kinler taraf fidan nerede ve ne zaman yaşandığına yer verilir Genellikle bu tür paragraflar tek başlarına kullanılabildikleri gibi birden fazla olayın yer aldığı masal, hikâye ve romanların içinde de sıkça karşımıza çıkar.
Haydi başlayalım!
Soru: Önce aşağıdaki paragraf örneğini inceleyelim, paragraftaki renklendirmenin neye göre yapıldığını belirlemeye çalışalım. Sonra da öyküleyici paragraf yazmayı uygulayarak öğrenelim.
Yörük Musa kendisine verilen istihbarat görevini yerine getirmek üzere yola çıktığında ikindi vaktiydi. Kısa boyunun ve yıllardır süren savaşlar yüzünden zayıf kalan bedeninin düşman tarafından fark edilmeyeceği düşünülerek bu görev ona verilmişti. Hava kararmadan düşman siperlerine olabildiğince yaklaşacaktı. Gece yarısından sonra da siperlere sızıp düşmanın ne kadar silahı ve askeri olduğunu öğrenecekti. Musa önce lüşrnan karargâhı ile kendileri arasında injlıinan tepeyi aştı. Sık ağaçlar saklanmasına yardım etti. Tepenin eteklerine kadar inip düşman ordusuna oldukça yakın bir mağaranın girişine saklandı. Vakit gece yarısını geçerken düşman askerlerinin çoğunun uykuya daldığını fark etti. Yerinden ayrılıp yavaş hareketlerle
sızdı. Birkaç saat boyunca çadırların arasında dikkatli bir şekilde gizlenerek dolaştı. Komutanının istediği tüm bilgileri topladığında havanın aydınlanmasına çok az kalmıştı. Artık oradan ayrılması gerektiğinin farkındaydı. Aynı şekilde dikkat ederek karargâhtan ayrılıyordu ki bir anda öbetçi subaylardan biriyle burun buruna geldi.Tam silahına uzanacakken subayın “Merhaba asker!” dediğini duydu. Düşman askeri Musa’yı fark etmemişti. Musa hemen esas duruşa geçti ve subay yanından geçip gitti. Musa kalbinin atışlarını yavaşlatmak istercesine derin derin birkaç nefes aldıktan sonra geldiği gibi sık ağaçların arasında kayboldu. Komutanının yanına ulaştığında yüzünden, yorgunluğundan daha çok verilen görevi yerine getirmenin gururu okunuyordu.
Cevap: Renklendirilmiş bölümler paragraftaki kişi, yer ve zamanı belirtmektedir.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 109
Öğretmenimiz şimdi “Meclisin açılışını takip eden günlerde küçük bir çocuğun Mehmet Âkif le tanışması”™ konu alan bir öyküleyici paragraf yazacak. Paragrafını planlarken, taslağını yazarken, yazdığı paragrafı gözden geçirip düzenlerken ve paylaşmak üzere hazırlarken sesli düşünecek. Nelere dikkat etmemiz gerektiğini bize öğretecek. Öğretmenimizi izlerken aşağıdaki sorulara odaklanalım.
Soru: Öğretmenimiz olay, yer, zaman, şahıs/varlık kadrosunu planlarken nelere dikkat etti, planlama sırasında neler söyledi?
Cevap: Öğretmenimiz olay, yer, zaman, şahıs/varlık kadrosunu planlarken bunların birbirleriyle uyumlu olmasına, hayatın akışına uygun gelmeyen bir durumun ortaya çıkmamasına dikkat etti. Bizi de bu konuda uyardı.
Soru: Taslağını yazarken bu unsurları nasıl bir araya getirdi? Bu sırada nelere dikkat ettiğini söyledi?
Cevap: Taslağını yazarken bu unsurları olay örgüsünü ortaya çıkaracak şekilde bir araya getirdi. Bu sırada olay örgüsünü sağlam kurgulamanın bir metin çok önemli olduğunu, buna dikkat ettiğini söyledi.
Soru: Öğretmenimiz paragrafını gözden geçirip düzenlerken nelere odaklandı, neler söyledi ve yazısını paylaşmak üzere nasıl hazırladı?
Cevap: Öğretmenimiz paragrafını gözden geçirip düzenlerken yazım ve noktalamaya, kelimeleri doğru anlamlarıyla kullanmaya odaklandı. Metinde mümkün oldukça Türkçe sözcükleri kullanmak gerektiğini söyledi. Yazısının paragraf düzenini, boşluklarını belirlediği düzene uyarak paylaştı.
Biz Uyguluyoruz
Soru: 4-6 kişilik gruplar oluşturalım ve öğretmenimizin rehberliğinde “Bir Anadolu kadınının cepheye kağnısıyla mermi taşımasını konu alan bir paragrafı planlayıp taslağımızı yazalım. Ardından metnimizi gözden geçirip düzenleyelim ve sınıf panosunda paylaşalım. Çalışmamızı yaparken aşağıdakilere dikkat edelim.
Öğretmenimiz, bize kendi uygulamasındaki sıraya uygun olarak adım adım ne yapacağımızı söyledikten sonra biz de bunları uygulayalım.
Grup olarak çalışırken önce birlikte düşünüp tartışalım, ortak bir karara varalım; sonra kararımızı görselden hareketle tasarladığımız ortak çalışma kâğıdımıza aktaralım. İhtiyaç duyarsak öğretmenimizden yardım alalım.
Öğretmenimiz biz çalışırken bir eksiklik fark ederse onun uyarılarını dikkate alalım.
Cevap:
Planımız
Kişiler: Asiye Ana, Asiye Ana’nın oğlu Mehmet, Ali Paşa, askerler
Yer: Uşak, Dumlupınar
Zaman: Kurtuluş savaşı yılları (1922)
Olay akışı: Kurtuluş savaşı yıllarında, ordumuz Afyon üzerinden Uşak’a doğru gelip Yunan birliklerini etkisiz hâle getirecektir ama cephane sorunu vardır. Asiye ana, zorlu kış şartlarında oğlu Mehmet’le birlikte cephaneyi kağnılarla ordumuza ulaştırır.
Taslak metnimiz: Yıl 1922. Savaşın en şiddetli zamanları. Sadece savaşın değil kışın da en zor zamanları. Ama yapılması gereken çok önemli bir iş vardır. Dumlupınar’daki Mehmetçiklere cephane ulaştırmak.
Bunun için Uşaklı Vatan sevdalısı Asiye Ana ve oğlu Mehmet gönüllü olur. O dönemde Uşak da Yunan işgali altındadır. Uşaklı analar, dokuma tezgâhı görüntüsü altında ordumuz için gece gündüz mermi, tüfek, tabanca üretmektedir. Düşmanı Uşak’tan çıkarmak için Dumlupınar’da bekleyen askerlerimize cephane gitmesi gerekmektedir.
Asiye Ana ve oğlu düşmana gözükmemek için gece karanlığında yola çıktı. Ana yollardan değil, düşmana görünmemek için dağ yollarından gidiyorlardı. Uşak’tan yola çıktıklarında hava soğuk ama sakindi. Banaz’ı geçip Dumlupınar rampasına geldiklerinde ise bir anda tipi başladı. Göz gözü görmüyordu. Rampa da çok zorluydu. Asiye Ana hayvanlarına yalvarıyordu. “Haydi benim aslanlarım göreyim sizi, ha gayret, şurayı da aştık mı Dumlupınar’dayız.” diyordu. Öküzler de var güçleriyle tepeyi tırmanmaya çalışıyorlardı. Nihayet yol düzlenmişti. Karargâha geldiklerinde askerler kardan bembeyaz olmuş iki vatan evladı gördüler, onları hemen çadıra alıp ısıttılar. Komutan Ali Paşa, Asiye Ana’nın elini öptü; Mehmet’in de gözlerini. Askerler hep bir ağızdan bağırdı: Vatan size minnettar!
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 110
Yine Uyguluyoruz
Soru: Şimdi daha küçük, 2-3 kişilik, gruplar oluşturalım ve aşağıdaki gibi bir çalışma kâğıdı tasarlayalım. “Bir öğrencinin Çanakkale şehitlerini anmak için düzenlenen törende okumak için şiir seçmesi’ni konu alan bir paragrafı planlayıp taslağımızı yazalım. Ardından metnimizi gözden geçirip düzenleyelim ve düzenlenmiş hâlini arkadaşlarımıza okumak üzere defterimize yazalım. Çalışmamızı yaparken aşağıdakilere dikkat edelim.
Önceki uygulamalardaki sırayı takip ederek (planlama, taslak yazma, gözden geçirme, paylaşma) paragrafımızı yazalım.
Öğretmenimiz gerekmedikçe bize müdahalede bulunmayacak ama ihtiyaç duyarsak öğretmenimizden yardım isteyelim.
Paragraf yazma sürecinde grup arkadaşlarımızla konuşup tartışalım ama bu kez her birimiz kendi kitabımızdaki alanı ve defterlerimizi kullanalım.
Cevap:
Planımız
Kişiler: Yavuz, Ali öğretmen, Yavuz’un annesi ve babası
Yer: Okul, Yavuz’un evi
Zaman: Mart ayı
Olay akışı: Öğretmen, Çanakkale Şehitlerini Anma Töreni’nde şiir okuması için Yavuz’u seçer. Şiir seçimini Yavuz’a bırakır. Yavuz çok kararsız kalır ve bu konuyu evde anne ve babasıyla çözmeye karar verir.
Taslak metnimiz:
Yavuz’un Tatlı Telaşı
Zil çalmıştı ve herkes aceleyle sınıftan çıkmaya çalışıyordu. Ali öğretmen son anda bir şey hatırlamanın telaşıyla “Durun, durun! Bir şey söyleyeceğim.” diye bağırdı. Bir an önce eve gitme derdinde olan çocuklar bundan pek hoşlanmasa da durdular. Ali öğretmen “Çocuklar biliyorsunuz, 18 Mart’ta Çanakkale Şehitlerini Anma Töreni yapılacak. Bu sene bu törendeki şiiri sınıfımızdan bir arkadaşımız okuyacak.” deyip Yavuz’u işaret etti.
SIRA SENDE
Soru: Artık “öyküleyici paragraf yazma” stratejisini öğrendik. “Yazalım” etkinliğinde öğrendiğimiz bu stratejiyi uygulayalım.
Cevap: Öğrendiğimiz bu stratejiyi uygulayabilirsiniz.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 111
9. ETKİNLİK
Soru: Oğlu Hüseyin’den Emine Ana’ya Mektuplar” metninin işlenişinde yer alan 10. etkinlikte yazdığınız serim bölümünü okuyunuz.
Soru: Aşağıda verilen yönergelerden hareketle düğüm bölümünü yazınız. Düğüm bölümünü yazarken aşağıdaki yönergelere dikkat ediniz.
Cevap:
SERİM BÖLÜMÜ
ANITKABİR MACERASI
Sınıf arkadaşı olan Ali ve Zehra o gün çok mutluydular. Çünkü öğretmenleri sınıfta okul olarak 29 Ekim Cumhuriyet öncesinde Anıtkabir’e öğrenciler ve aileleriyle bir gezi düzenleneceğini söylemişti. Ali ve Zehra, bu geziye aileleriyle katılmak istiyordu. Başvuru belgelerini alıp eve gittiler. Ali’nin babası Doktor Alper Bey de buna sevinmişti çünkü ne zamandır Anıtkabir’e gitmek istiyordu. Hemen belgeleri doldurdular.
Bu arada Zehra da eve gitmiş ve geziyi ailesine anlatmıştı. Buna en çok sevinen Zehra’nın ninesi Ayşe Nine olmuştu çünkü daha önce Anıtkabir’e hiç gitmemişti. Onlar da belgeleri doldurdular.
Otobüs gece 02.00’de okulun önünden hareket edecekti. Ali ve Zehra da diğer öğrenciler gibi saat 01.30’da okulun önünde oldular. Otobüse binip hareket saatini beklemeye başladılar.
Düğüm bölümü: Otobüsümüz saat 02.00’de hareket etti. Biraz gittikten sonra çok şiddetli bir yağmur başladı. Zor bir yolculuk oluyordu. Ancak buna rağmen kimse moralini bozmadı çünkü varılacak yer çok değerli bir yerdi. Herkes Ata’sına kavuşacaktı. Bununla birlikte bir süre sonra otobüsünün lastiklerinden biri patladı. Şoför ve muavin yaklaşık yarım saat uğraşıp yedek lastiği taktılar.
Otobüsümüz sabah karşı Anıtkabir’ vardı. Biz Ali, Zehra, Yaprak, Can, Mehmet ve Emine ile bir grup oluşturduk. Birbirimize yakın yürüyorduk. Öğretmenimiz bizi Aslanlı Yol’dan Anıtkabir’e götürdü. Askerlerin büyük bir disiplin ve uyum içinde nöbet değişimlerini seyrettik. Atatürk mozolesini ziyaret ettiğimizde çok duygulanmıştım. Oradan tur rehberimizle müzeleri ziyaret edip otobüse doğru yürümeye başladık ama o da ne? Öğretmenimizin onca uyarısına rağmen Can ve Mehmet yoktu. Çok korkup telaşlandık. Öğretmenimiz bize rehberimizle beklememizi söyleyip yanımızdan ayrıldı. Bazı arkadaşlarımız, Can ve Mehmet kaybolduğu için ağlamaya başladılar, biz de onları teselli etmeye çalışıp, öğretmenimizin onları mutlaka bulacağını söyledik. Bir süre sonra öğretmenimiz bir yanında can bir yanında Mehmet ile birlikte yanımıza geldi. Can ve Mehmet hem korkmuşlardı hem de mahcuptular. Meğerse bizimkiler müze dönüşünde başka bir öğrenci grubuna karışmışlar. Can’la Mehmet öğretmenimizden ve bizden özür dilediler. Otobüsteki yerlerimizi alıp, pek çok güzel anı ile birlikte Anıtkabir’den ayrıldık.
Soru: Öğretmeninizin geri bildirimleriyle güçlü ve gelişmeye açık yönlerinizi sonraki etkinliklerde geliştirmeye çalışınız.
Cevap: Öğretmenimin uyarısıyla metnimi daha küçük paragraflara bölmem gerektiğini anladım.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 112
10. ETKİNLİK
Soru: Karekodu okutarak şiiri dikkatlice dinleyiniz.
Cevap:
Soru: Dinlediğiniz şiir, Millî Mücadele’deki hangi olayı anlatmaktadır?
Cevap: Atatürk’ün Samsun’a gelişi anlatılmaktadır.
Soru: Atatürk’ün Samsun’dan sonraki durağı neresi olmuştur?
Cevap: Atatürk’ün Samsun’dan sonraki durağı Erzurum olmuştur.
Soru: Geminin gelmesiyle kayıklar, takalar, tayfalar neden selam durmuş olabilir?
Cevap: Atatürk’ün gelişinden duyulan mutluluktan dolayı selam durmuş olabilir.
Soru: Dinlediğiniz şiirden alınan aşağıdaki bölümlerle ilgili soruların cevaplarını yazınız.
Soru: Bir gemi yanaştı Samsun’a sabaha karşı Selam durdu kayığı, çaparı, takası, Selam durdu tayfası. Şiirin bu bölümünde insana ait olan hangi özellik cansız bir varlığa verilmiştir? Bu söz sanatı hangisidir?
Cevap: Bu söz sanatı kişileştirmedir.
Soru: Bir duman tüterdi bu geminin bacasından bir duman Duman değildi bu! Memleketin uçup giden kaygılarıydı. Geminin bacasından tüten dumanla ne arasında ilişki kurulmuştur? Bu söz sanatı nedir?
Cevap: Geminin bacasından tüten dumanla memleketin uçup giden kaygıları arasında bir ilişki kurulmuştur. Bu söz sanatı benzetmedir.
Soru: Şairin şiirde söz sanatlarını kullanması şiiri nasıl etkilemiştir?
Cevap: Şair, söz sanatlarını kullanarak söylemek istediğini daha etkili ve daha güzel bir şekilde ifade etmiştir.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 113
11. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki rol kartlarını okuyunuz. Yönergelerde belirtilen aşamaları dikkate alarak karşılıklı bir konuşma kurgulayınız. Zihninizde kurguladığınız karşılıklı konuşmayı sınıfta arkadaşlarınıza sununuz.
Mustafa Kemal Atatürk, 38 Yaşında Vatanın geleceğini kurtarmak için Bandırma Vapuru ile Samsun’a doğru yola çıktınız. Zorlu bir yolculuktan sonra Samsun’a vardınız. Samsun’da büyük bir kalabalık sizi coşkuyla karşıladı. Kalabalığın içinden sıyrılarak yanınıza gelen 11 yaşında bir çocuk size asker selamı verip kendini tanıttı. Ordunuza katılmak istediğini söyledi. Çocuğun bu davranışı sizi çok etkiledi. Aranızda nasıl bir diyalog gelişir?
Mehmet, 11 yaşında Vatanın geleceğini kurtarmak için Bandırma Vapuru ile Samsun’a gelen Mustafa Kemal’i karşılayan kalabalıktaki bir çocuksunuz. Siz de asker olup vatanınızı savunmak istiyorsunuz. Kalabalığın içinden sıyrılarak Mustafa Kemal’in yanına geldiniz. Asker selamı vererek kendinizi tanıttınız ve orduya katılmak istediğinizi söylediniz. Aranızda nasıl bir diyalog gelişir?
• Bir arkadaşınızla grup oluşturunuz.
• Yukarıdaki rol kartlarından birini seçiniz.
• “Atatürk Kurtuluş Savaşında” şiirinin içeriğini dikkate alarak konuşmanızı öğretmeninizin verdiği kısa sürede kurgulayınız.
• Seçtiğiniz rolün kimliğine bürününüz.
• Vatan sevgisi, birlik ve beraberlik, bağımsızlık, kararlılık gibi temel değerlere vurgu yapınız.
• Duygu ve düşüncelerinizi ifade ederek konuşmayı sonlandırınız.
Cevap:
ROL KARTINI SEÇTİK
— Paşa’m Paşa’m! Samsun’a hoş geldiniz.
— Hoş bulduk yavrucuğum, bir şey mi diyeceksin?
— Evet Paşa’m, izniniz olursa tabii.
— Söyle bakalım, nedir isteğin?
—Paşa’m benim iki ağabeyim Dünya Savaşı’nda şehit oldu. Ben de asker olup vatanı savunmak istiyorum.
—Yavrucuğum senin yaşın kaç, sen daha çok küçüksün.
—Paşa’m yaşım 11 ama evvelallah çok güzel nişan alır, mermi atarım.
—Evladım, asker olup vatan savunmasına katılmayı istemeni çok takdir ediyorum. Ama senin biraz daha büyümen lazım, senin şimdi çok çalışman, köyde evde annene yardım etmen ve okuma-yazmayı öğrenmen lazım. Bunları yaparsan sen de vatan savunmasının bir neferi olursun.
—Tamam Paşa’m söz veriyorum. Ama sizde bana söz verin, yaşım 15 olunca ben de asker olacağım.
—Tamam evladım, 15 yaşına gelince orduya alınacaksın.
—Sağ ol Paşa’m!
—Sen de sağ ol yiğit Anadolu’nun yiğit evladı.
BU GÖREV BİZİM İÇİN
Soru: Atatürk Orman Çiftliği hakkında araştırma yapınız. Araştırmanızla ilgili bulduğunuz bilgi, belge ve görselleri sınıfa getiriniz.
Cevap: Atatürk Orman Çiftliği, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1925 yılında Ankara’da kurulmuş bir tarım ve hayvancılık çiftliğidir. Bu çiftlik, hem modern tarım tekniklerini halka öğretmek hem de Türkiye’nin tarımsal üretimini geliştirmek amacıyla hayata geçirilmiştir. Atatürk, ülkenin kalkınmasında tarımın önemine inanmış ve bu çiftlik aracılığıyla üretim faaliyetlerinin yanı sıra çevre bilincini de yaymayı hedeflemiştir. Atatürk Orman Çiftliği, günümüzde Türkiye’nin en önemli tarım ve hayvancılık alanlarından biri olmasının yanı sıra Atatürk’ün çevreye, tarıma ve kalkınmaya verdiği önemin simgelerinden biri olarak varlığını sürdürmektedir.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 114
Bu strateji, bir metni dinlemeye/izlemeye veya okumaca başlamadan önce konukla ilgili düşünüp bildiklerimizi hatırlamaktır. Böylece geni bilgileri daha kolay ve hızlı anlatabiliriz.
Hatırla: Dinleyeceğiniz/izleyeceğiniz veya okuyacağınız metnin konusuyla ilgili aklımıza gelenleri not edelim. Matta metnin yazarı ve türüyle ilgili bildiklerimizi de notlarımıza ekleyebiliriz.
Bağlantı Kur Dinlerken/izlerken veya okurken eski bilgilerinizle yeni bilgilerinizi karşılaştıralım.
Kullanmaya Başla: Yeni öğrendiklerinizi de notlarınıza ekleyelim ve hatırladıklarınızla birleştirelim. Yaşamınızda (günlük yaşan, konuşma ve yazma çalışmaları hatta diğer dersler) bunları nasıl kullanabileceğinizi düşünelim.
Öğretmenimizi İzliyoruz
Öğretmenimiz şimdi stratejinin nasıl kullanıldığını “Yeni Türk Harflerinin Kabulü” metnini okurken gösterecek. Eski bilgileriyle metinden yeni öğrendiği bilgileri yazarken sesli düşünecek. Öğretmenimizin sunumunu dikkatle izlerken aşağıdaki noktalara odaklanalım.
Soru: Önceki bilgilerini hatırlamaya çalışırken neleri (daha önce okudukları, dinleyip izledikleri, yaşadıkları) düşündü?
Cevap: Öğretmenimiz öğrencilik yıllarında edindiği bilgileri hatırladı. Daha önceki yıllarda anlattığı dersler için hazırladığı notlardaki bilgileri kullandı.
Soru: Metinle ilgili hatırladığı hangi bilgilere (konusu, yazarı veya türü) yer verdi?
Cevap: Daha önceki notlarını hangi kaynaklardan oluşturduğunu, yararlanılan kaynağın adı ve yazarını açıkladı.
Soru: Hatırladığı bilgileri, metni dinleyip izlerken nasıl kullandı?
Cevap: Hatırladığı bilgilerin önemli kısımlarını tahtaya yazdı, bizden de not almamızı istedi.
Soru: Yeni öğrendiklerini ve eski bilgilerini bir araya getirdikten sonra bunları yaşamının hangi alanlarında kullanabileceğini söyledi?
Cevap: Bunları, ilerleyen yıllardaki derslerinde, günlük hayattaki herhangi bir sohbet esnasında kullanabileceğini söyledi.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 115
YENİ TÜRK HARFLERİNİN KABULÜ
Cumhuriyet Döneminin en önemli inkılaplarından birisi de harf inkılabıdır. Türkler, tarih boyunca değişik alfabeler kullanmışlardır.Türklerin kullandığı ilk alfabe, Göktürk alfabesidir. Bu alfabe aynı zamanda ilk millî alfabemizdir. Bundan sonra UygurTürkleri kendilerine mahsus bir alfabe kullandılar. İslamiyet’in kabulünden sonra Arap alfabesi kullanılmaya başlandı.
Okuryazarlığı yaymak için Atatürk’ün emriyle bir komisyon kurulup yeni Türk alfabesi hazırlandı. Harf inkılabının ilk müjdesini Mustafa Kemal 8 Ağustos 1928’de İstanbul’daki Sarayburnu Parkında halka şöyle duyurdu: “Arkadaşlar, bizim güzel ahenkli zengin dilimiz yeni Türk harfleri ile
kendini gösterecektir. (…) Yeni Türk harflerini çabuk öğrenilmelidir. Vatandaşa, kadına, erkeğe, hamala, sandalcıya öğretiniz. Bunu vatanperverlik ve milliyetperverlik vazifesi- biliniz. Bu vazifeyi yaparken düşününüz ki bir milletin, bir toplumun yüzde onu okuma yazma bilir, yüzde sekseni bilmezse bundan insan olanlar utanmalıdır.”
Bundan sonra yeni Türk harflerinin yaygınlaştırılması için bir seferberlik başlatıldı. Başöğretmen Atatürk, yurt seyahatine çıkıp kara tahta başında yeni Türk harflerini vatandaşlara öğretti. Ankara’da toplanan öğretmenler birliği kongresinde öğretmenler, Atatürk’ün açtığı bu yeni yolda sabırla çalışacaklarına ant içtiler. Üç ay gibi kısa bir zamanda inkılap gerçekleşti.
1 Kasım 1928’de yeni Türk harflerinin kabulüne ilişkin kanun, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edildi. Kanunun kabul edilmesinden sonra geniş halk kitlelerine okuma yazma öğretmek üzere “Millet Mektepleri” açıldı.
Atatürk, “Millet Mektepleri Başöğretmeni” ilan edildi (24 Kasım 1928).
Böylece eğitim ve kültür hayatımızda yeni bir dönem başlamış oldu.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 116
Biz Uyguluyoruz
Soru: 4-6 kişilik gruplar oluşturalım ve “Atatürk’ün Öğrenim Hayatı” başlıklı metni okuyalım. Okurken öğretmenimizin rehberliğinde ön bilgileri harekete geçirme ve kullanma stratejisini uygulayalım. Bu aşamada aşağıdakilere dikkat edelim.
• Bize sırasıyla ne yapacağımızı söyledikten sonra grup olarak öğretmenimizin söylediklerini uygulayalım.
• Grup olarak çalışırken önce birlikte düşünüp tartışalım, ortak bir karara varalım, sonra kararımızı çalışma kâğıdımıza yazalım.
• İhtiyaç duyarsak öğretmenimizden yardım alalım.
• Öğretmenimiz biz çalışırken bir eksiklik fark ederse onun uyarılarına göre çalışmamızı düzenleyelim.
ATATÜRK’ÜN ÖĞRENİM HAYATI
Mustafa Kemal Atatürk, geleceği ve başarıları eğitim yaşamıyla şekillenmiş bir liderdi. Üstelik sadece kendi geleceğini değil, bir milletin geleceğini değiştiren bir yaşamdı onunki. Onu tanımak ve başarılarının arkasındaki karakterin nasıl şekillendiğini kavramak, onun öğrenim hayatını bilmeyi gerektirir. Mustafa, öğrenim hayatına annesinin isteği ile Hafız Mehmet Efendi Mahalle Mektebinde başladı. Ancak kısa süre sonra babasının isteği ile Şemsi Efendi Mektebine geçti. Şemsi Efendi Mektebi, Selanik’te çağdaş yöntemlerle eğitim veren nadir okullardan biriydi. Mustafa, bu okulda okurken babasını kaybetti ve kısa süre için eğitimine ara vermek zorunda kaldı. Ancak çok geçmeden okuluna döndü ve ilkokulu bu okulda tamamladı.
Mustafa, Şemsi Efendi Mektebinden sonra günümüzdeki ortaokulların dengi kabul edilen Mülkiye Rüştiyesine başladı. Ancak çok geçmeden bu okuldan da ayrıldı ve 1894 yılında tamamen kendi isteği doğrultusunda Selanik Askerî Rüştiyesine kayıt yaptırdı. Yeni okulunda gösterdiği başarı, kararının ne kadar doğru olduğunu gözler önüne serdi. Mustafa Askerî Rüştiyeyi çok sevmiş, zekâsı ve yetenekleri ile hem arkadaşlarının sevgisini hem de öğretmenlerinin takdirini kazanmıştı. Ayrıca Kemal adını da bu okulda matematik öğretmeni vermişti ona.
Cevap:
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 117
Mustafa Kemal, Selanik Askerî Rüştiyesindeki eğitimini tamamladıktan sonra 1896 yılında lise düzeyindeki eğitimi için Manastır Askerî İdadisine girdi. Manastır Askerî İdadisinde de parmakla gösterilen başarılı bir öğrenci oldu. Ancak bu okulun Mustafa Kemal’in hayatına etkisi sadece verdiği eğitimle sınırlı kalmadı. Okul sıralarında kurduğu arkadaşlıklar da onun yaşamında çok etkili oldu. Burada tanıştığı Ömer Naci, hem onun edebiyat sevgisinin derinleşmesine hem de hitabetinin güçlenmesinde önemli pay sahibi oldu. Ayrıca Mustafa Kemal, bu okulda Fransızca dersler alarak yabancı dilini geliştirdi.
Genç Mustafa Kemal, lise düzeyindeki eğitiminin hemen ardından 1899 yılında İstanbul’daki Harp Okuluna girdi. Üç yıllık eğitimini tamamlayıp teğmen rütbesi aldı ve mezuniyetinin hemen ardından Harp Akademisinde daha üst düzeyde bir eğitim almaya başladı. 1905 yılında kurmay yüzbaşı rütbesiyle Akademiden mezun oldu. Bu okullarda da zekâsı ve üstün kişilik özellikleriyle dikkatleri üzerine topladı. Devletine ve milletine bağlılığı, samimi duygu ve düşünceleri arkadaşları ve hocaları tarafından sevilmesinde etkili oldu. Askerî eğitiminde son noktaya 1905 yılında ulaşan Mustafa Kemal, aynı yıl Şam’a atanarak mesleki hayatına adım attı.
Cevap:
Metin Adı: Atatürk’ün Öğrenim Hayatı
Önceden Bildiklerim: Atatürk’ün Mahalle Mektebine ve Şemsi Efendi Mektebine gitmesi
Bu Metinden Öğrendiklerim: Atatürk’ün Şemsi Efendi Mektebinden sonra Mülkiye Rüştiyesi, Selanik Askerî Rüştiyesi, Manastır Askerî İdadisi, Harp Okulu ve Harp Akademisine gittiğini, Fransızca öğrendiğini, meslek hayatına Şam’da başladığını öğrendim.
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 118
Yine Uyguluyoruz
Soru: Şimdi 2-3 kişilik küçük gruplar oluşturalım ve “Atatürk’ün Vatanseverliği” başlıklı metni okuyalım. Okurken stratejiyi kullanalım. Bu aşamada aşağıdakilere dikkat edelim.
Şimdi öğretmenimiz, gerekmedikçe bize gardım etmeyecek.
Önceki uygulamalardaki sırayı takip ederek stratejiyi kullanalım.
Stratejiyi uygularken grup arkadaşlarımızla konuşup tartışalım, önceden bildiklerimizi ve yeni öğrendiklerimizi “Biz Uyguluyoruz” adımındaki çalışma kâğıdını örnek alarak oluşturduğumuz çalışma kâğıdımıza yazalım.
ATATÜRK’ÜN VATANSEVERLİĞİ
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’i önemli bir lider yapan sadece askerî ve politik zaferlerle kurduğu bu devlet değildir. O, aynı zamanda bağımsızlık mücadelesi için Türk halkını birleştirirken onlara millî değerlerini hatırlatan, bu değerleri yaşayan ve yaşatan bir lider olarak da gönüllerde kendine yer edinmiştir. Bu değerler arasında belki de en çok göze çarpanı vatanseverliğidir.
Atatürk henüz bir lise öğrencisiyken ülkesinin sorunlarına karşı duyarlı olmuştur. O dönemde arkadaşlarıyla yaptığı sohbetlerin önde gelen konusu ülkenin içine düştüğü durumdu. İşgalci yabancılara yönelik düşünce ve söylemleri hocalarının da dikkatini çekmiştir. Bu sayede vatansever bir subay adayı olarak tanınmış; arkadaşlarının sevgisini ve güvenini, hocalarının ise takdirini kazanmıştır.
Cevap:
Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa Metni Cevapları Sayfa 119
Atatürk’ün vatan sevgisi sadece sözde kalmamış, eylemlerinde de kendini göstermiştir. Genç bir subay olarak katıldığı tüm savaşlarda cepheye yakın yerlerde bulunarak askerlerle birlikte mücadele etmiştir. Çanakkale savaşlarında “Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.” dedikten sonra kendini de dâhil ederek “Biz ölünceye kadar geçecek zaman içerisinde yerimize başka kuvvetler ve komutanlar geçebilir.” diyerek vatanın gözündeki değerini net bir şekilde ortaya koymuştur. Başkomutan olduğu Kurtuluş Savaşında en önde yer almış, ordusunu askerî bilgilerinin yanında vatanseverlik duygusuyla da sevk ve idare etmiştir. Vatanın düşman işgalinden kurtarılmasından sonra yeni kurulan devletin şekillenmesinde de onun vatan sevgisi kendini göstermiştir. Tam bağımsız bir ülkeyi yaşatacak nesillerin yetişmesi için okuma yazma oranlarının artırılmasını, bilimsel eğitimin öncelenmesini, tüm okullarda modern yöntemlerle eğitim verilmesini sağlamış; Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunu kurmuştur. Benzer şekilde Türkiye’nin ekonomik kalkınması için tarım ve sanayi alanlarında modernleşmeyi teşvik etmiş, ulaşım ve iletişim ağlarını geliştirmiş ve ülkenin ekonomik bağımsızlığını sağlamak için birçok altyapı projesini hayata geçirmiştir.
Türk milletinin tarihine ve kültürüne duyduğu derin saygıyla beslenen Atatürk’ün vatanseverliği hem düşüncelerine hem de uygulamalarına yansımıştır. Vatanın düşman işgalinden kurtarılmasından modern, bağımsız ve güçlü bir ülkenin inşa edilmesine kadar her uygulamada kendini göstermiştir. Ona göre bir milletin gücü, köklerine ve tarihine bağlılığıyla ölçülürdü. Bu sebeple vatanı emanet ettiği gençler için vatansever olmak, millî kimliklerini korumak ve geliştirmek son derece önemlidir.
Metnin adı: Atatürk’ün Vatanseverliği
Önceden bildiklerim: Atatürk’ün vatansever biri olması.
Bu metinden öğrendiklerim: Henüz lisedeyken ülke sorunlarına duyarlı olması. Katıldığı tüm savaşlarda cepheye yakın yerde durmuştur.
SIRA SENDE
Soru: Artık stratejiyi kullanmayı öğrendik. Şimdi kitabımızdaki Atatürk ve Çiftlik Metnini okurken Stratejiyi kendimiz kullanabiliriz.
Cevap:
Metnin adı: Atatürk ve Çiftlik
Önceden Bildiklerim: Atatürk Orman Çiftliğini Atatürk kurdurtmuştur. Çiftlik, Ankara’da yer almaktadır.
Bu metinden öğrendiklerim: Atatürk’ün çiftlik için kötü bir yeri özellikle istemesi, çiftliğin 20.000 dönüm araziye yapılması
***Gazi Mustafa Kemal ve Sığırtmaç Mustafa metni cevapları Sayfa (100-101-102-103-104-105-106-107-108-109-110-111-112-113-114-115-116-117-118-119) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.
Yorum Yap