Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” metni cevapları ve soruları, MEB Yayınları 6. sınıf Türkçe kitabı Sayfa 237-238-239-240-241-242-243-244-245 (Sanat Teması)
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 237
HAZIRLIK
Soru: Aşağıda Osman Hamdi Bey’e ait resimler verilmiştir. Bu resimleri inceleyiniz. Bu resimlere birer isim vermeniz istenseydi bunlar ne olurdu?
Cevap:
Soru: Aşağıdaki cümleyi tamamlayınız.
Cevap:
“Arkeoloji çok önemli bir bilim dalıdır çünkü…
Metni noktalama işaretlerine dikkat ederek sesli okuyunuz.
Yıl 1851. Güzel bir yaz gününde, İstanbul’dayız. Annesinin mahalledeki fırına pide almaya gönderdiği küçük Osman Hamdi, eve dönerken sokakta seksek oynayan iki arkadaşına rastlamış.
Bakalım yedinci kareyi de ilk seferde (tutturabilecek miyim… Hoop! Tüh! Elimden kaydı. Fazla hızlı gidiyor… Dikkat et Osman.
Eyvah, taş Osman Hamdi’nın ayak bileğine çarptı! Kanamaz umarım Peynirciğim.
Öyle kanatacak kadar sert çarpmadı Simitçiğim. Ama sen yine de bakma. Ne olur, ne olmaz. Kan görmeye dayanamamak anlatılır bir durum olsa da daha öykünün en başında fenalaşmanı istemeyiz. Ha ha ha!
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 238
Affedersin Osman. Taşı kasten sana atmadım, biliyorsun. Acımadı ya?
Mühim değil Haşan. Sadece hafifçe çarptı, acıtmadı. Bu arada bu, taştan çok bir mermer parçasına benziyor. Üzerinde de yazılar var galiba. Nereden buldunuz bunu?
Oh, neyse! Bir şey olmamış anlaşılan.
Olmadı, olmadı. Artık bakabilirsin.
Yukarı mahallede, hani kimsenin yaşamadığı çok eski bir bina var ya onun bahçesindeydi.
Orada daha bir sürü taş… Şey, bir sürü’ mermer parçası var bunun gibi. Görünce iyi seksek oynanır diye aldık işte.
Hımm! Belki de eskiden o’ binanın kapısının üzerinde süslemeli bir mermer levha vardı. O düşüp kırılmışsa eğer… Üstünde ne yazıyordu acaba? Bende kalabilir mi bu?
Kalsın, kalsın. Bu oyun için fazla kayganmış .zaten.
O da ne? Osman Hamdi’nin ^kolunun altındaki o şey, fırından yeni1 çıkmış bir pide mi yoksa? Şlap! Deminden beri bunu bana nasıl söylemezsin Peynir?
Ha ha ha
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 239
O bahçede arkadaşlarımın bulduğu mermer parçasına benzer başka parçalara >da rastlayınca bulabildiklerimin hepsini bir^ r araya getirmeye karar verdim. Eksik yerleri ^de hayalimden çizip tamamlamaya^ .çalışıyorum ama bilmediğim f bir alfabe olduğu için ne ^yaz Idığı hakkında tahmin
yürütemiyorum.!
Bu bana da yabancı, eski bir dile benziyor Osman. O yüzden okuyamıyorum. (…) Belli ki geçmiş bir kültürden miras bu kalıntıyı anlamaya çalışman, ona böyle değer vermen çok hoş! Aferin sana!
Hmm! Günümüzde kapı eşiklerine serilen paspaslardaki gibi, bir zamanlar o evin girişinde de bir mermer levha üzerinde “Hoş geldiniz.” mi yazıyordu ki?
Olabilir Simitçiğim
Tarihe ve resim sanatına ilgisi henüz küçük yaşta ortaya çıkmaya başlayan Osman Hamdi, iyi de bir öğrencidir. Hızla yabancı diller öğrenir. İlk gençlik yıllarından itibaren ailesiyle birlikte sık sık Avrupa ülkelerine gitme, ziyaret ettikleri kentlerde müzeleri, sanat galerilerini gezip görme şansı bulur. Paris’e yerleşip hukuk okuduğu üniversite döneminde ünlü ressamların yanında çıraklık yaparak resim eğitimi de alır. Ülkesine döndüğünde devlet memuriyetine girer. Görev yeri Bağdat’ta Yabancı İşler Müdürlüğüdür.
Tarih boyunca pek çok kültür ve uygarlığa ev sahipliği yapmış bir ülke olan günümüzün Irak’ı, o dönemde OsmanlI Devleti’nin sınırları içindeydi. Osman Hamdi Bey, o coğrafyada devam eden pek çok arkeolojik kazıya, o kazı alanlarında gün yüzüne çıkarılan sayısız eserin de yurt dışındaki müzelere götürülüşüne şahit olur.
Kazıları gerçekleştiren yabancı arkeologlar, dukları eserleri isterlerse ülkelerine götürebiliyor. Bunu engellemek için elimden şu an fazla bir şey gelmiyor çünkü bu konudaki kanunlarımız da, altlımız da son derece yetersiz. Bir şey yapmalı.
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 240
Osman Hamdi Bey, İstanbul’a döndüğünde arkeolojik buluntuların yurt içinde kalmasını sağlayacak hukuki zemininin oluşturulması ve korunup sergilenebilecekleri mekânların yaratılması için çalışmalar yapar.
Bu konunun önemini ilgililere anlatabilmek, onları ikna edebilmek için çok uğraştım ama değdi. Yeni çıkan kanun sayesinde topraklarımızda bulunan tarihî eserlere daha iyi sahip çıkabileceğiz. Artık kolay kolay kimse onları alıp götüremeyecek.
Yaşasın!
Yaşasın!
Arkeoloji konusundaki bilgileri arttıkça üstlendiği görevler ve sahip olduğu yetkiler de çoğalan Osman Hamdi Bey, kazı çalışmalarının impartorluk coğrafyasının dört bir yanına yayılmasını da sağlar. Anadolu’nun antik kentlerinde, ören yerlerinde, höyüklerinde ve dağlarında gerçekleşen arkeolojik çalışmalarda da…
Heykellerden tanıdım! Nemrut Dağı burası.
Bravo Simitçiğim
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 241
İskender Lahdi olarak tanınan muhteşem eserin, bir mermer kütlesinden yontuluşundan iki bin küsur yıl sonra Lübnan’daki Sayda Kral Mezarlığı kazısında bulunup gün ışığına yeniden kavuşmasında da o vardır.
Ne görkemli bir lahitmiş! Üzerindeki kabartmaları yakından görmek isterdim Nerede sergileniyor acaba?
Zamanlaması harika bir soru bu. Ama yanıtı bir sonraki karede.
Kayıt altına alınması, onarılması ve yıpratıcı dış etkenlerden korunarak sergilenmesi gereken tarihî eser ve buluntuların sayıları arttıkça bu gereksinimi karşılayacak özelliklere ve yeterliliğe sahip bir müzenin inşa edilmesi de kaçınılmaz hâle gelir. Üç ana bölümden oluştuğu için bugün İstanbul Arkeoloji Müzeleri olarak adlandırdığımız kurum, Osman Hamdi Bey’in olağanüstü çabaları sayesinde hayata geçirilir.
İlk fırsatta İstanbul Arkeoloji Müzelerini gezmeye gidelim.
Müze kartlarımızı da yanımıza almayı unutmayalım.
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 242
Osman Hamdi Bey, arkeoloji ve tarihî eserlerin korunması alanlarında çalışmayı ömrü boyunca sürdürdü. Kendisi, ülkemizde modern anlamıyla müzeciliği başlatan kişi olarak kabul edilir. Hayatı boyunca vazgeçmediği bir diğer uğraşı da resimdir. Uluslararası üne sahip pek çok eser vermiş başarılı bir ressam olan ve bu alanda da yenilikçi yaklaşımıyla ülkemizin kültürel ve sanatsal gelişiminde önemli bir rol üstlenen Osman Hamdi Bey, aynı zamanda bugün Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olarak bilinen Sana- yi-i Nefise Mektebinin de kurucusudur
Desene Peynirciğim, on parmağında on marifet varmış Osman Hamdi Bey’in.
1. ETKİNLİK
Soru: Metindeki anlamını bilmediğiniz sözcük ve sözcük grupları ile bunların tahmin ettiğiniz anlamlarını yazınız.
Cevap:
Soru: Tahmininizin doğruluğunu TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten kontrol ediniz. Sözcük ve sözcük grupları ile bunların anlamlarını “Benim Sözlüğüm” defterine yazınız.
Cevap:
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 243
2. ETKİNLİK
Soru: Metinle ilgili aşağıdaki soruları cevaplayınız.
Cevap:
Soru: Osman Hamdi, ekmek almaktan dönerken hangi olayı yaşamıştır?
Cevap: Arkadaşlarının oynadığı taş Osman Hamdi’nin ayağına çarpmıştır.
Soru: Ayağına taş gelen Osman Hamdi, arkadaşlarına nasıl bir tepki vermiştir?
Cevap: Mühim bir şey olmadığını belirterek ayağına çarpan taşı merak ediyor.
Soru: Osman Hamdi, ayağına gelen taşı ne yapmıştır?
Cevap: Arkadaşından isteyip eve götürmüştür.
Soru: Babası, Osman Hamdi’ye eve getirdiği taş nedeniyle neler söylemiştir?
Cevap: Belli ki geçmiş kültürden miras bu kalıntıyı anlamaya çalışman, ona böyle değer vermen çok hoş. Aferin sana!
Soru: Osman Hamdi’nin resimle ilişkisi nasıl başlamıştır?
Cevap: Paris’e yerleşip hukuk okuduğu üniversite döneminde ünlü ressamların yanında çıraklık yaparak resim eğitimi de alır
Soru: Osman Hamdi Bey, kazı çalışmalarıyla bulunan eserlerin yurt dışına çıkarılmasını engellemek için ne yapmıştır?
Cevap: Osman Hamdi Bey, İstanbul’a döndüğünde arkeolojik buluntuların yurt içinde kalmasını sağlayacak hukuki zemininin oluşturulması ve korunup sergilenebilecekleri mekânların yaratılması için çalışmalar yapar.
Soru: Ülkeler için tarihî eserlerin önemi nedir? Açıklayınız.
Cevap:
3. ETKİNLİK
Soru: Metinden alınan aşağıdaki diyalogda birdeyim kullanılmıştır. Bu deyimi bulup anlamını verilen diyalog ve metinden hareketle tahmin ediniz. Tahmininizi, TDK Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü’nden kontrol ediniz. Deyimi bir cümlede kullanınız.
Desene Peynirciğim, on parmağında on marifet varmış Osman Hamdi Bey’in.
Seni mi kıracağım Simitçiğim? Dedim gitti. Ha ha ha!
Cevap:
Deyim:
Deyimin Tahmin Ettiğim Anlamı:
Deyimin Sözlükteki Anlamı:
Cümlem:
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 244
4. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri metinde anlatılanlara uygun bir şekilde doldurunuz.
Cevap:
• Tarihe ve resim sanatına ilgisi henüz küçük yaşta ortaya çıkmaya başlayan Osman Hamdi, iyi de bir…dir.
• Üç ana bölümden oluştuğu için bugün…olarak adlandırdığımız kurum, Osman Hamdi Bey’in olağanüstü çabaları sayesinde hayata geçirilir.
• Kendisi ülkemizde modern anlamıyla…başlatan kişi olarak kabul edilir.
• Hayatı boyunca vazgeçmediği bir diğer uğraşı da…dir.
5. ETKİNLİK
Soru: Metinde Simit ile Peynir’in sevinmesini sağlayan gelişme nedir? Aşağıya yazınız.
Cevap:
6. ETKİNLİK
Soru: Metinden alınan aşağıdaki bölümü okuyunuz. Babası, Osman Hamdi’yi niçin tebrik ediyor? Düşüncelerinizi açıklayınız.
O bahçede arkadaşlarımın bulduğu ‘mermer parçasına benzer başka parçalara’ da rastlayınca bulabildiklerimin hepsini biraraya getirmeye karar verdim. Eksik yerleş de hayalimden çizip tamamlamayak çalışıyorum ama bilmediğim, bir alfabe olduğu için ne yazdığı hakkında tahmini yürütemiyorum
Bu bana da yabancı, eski bir dile benziyor Osman. O yüzden okuyamıyorum. (…) Belli ki, geçmiş bir kültürden miras bu kalıntıyı anlamaya çalışman, ona böyle değer vermen çok hoş! Aferin sana!
Cevap:
7. ETKİNLİK
Soru: Sınıfta, tarihî eserlerin önemi ile ilgili bir konuşma yapınız. Arkadaşlarınızdan konuşmanızı değerlendirmesini isteyiniz.
Cevap:
Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” Metni Cevapları Sayfa 245
8. ETKİNLİK
Soru: Yaptığınız araştırmadan hareketle, yaşadığınız şehrin tarihî güzelliklerini tanıtıp bunların şehriniz için önemini anlatacağınız bilgilendirici bir metin yazınız. Metninize bir başlık bulunuz.
Cevap:
***Simit ve Peynir’le “Bilim İnsanı Öyküleri” metni cevapları Sayfa (237-238-239-240-241-242-243-244-245) hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilir, emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilirsiniz.
Yorum Yap